4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6959 Karar No: 2018/4019 Karar Tarihi: 09.05.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/6959 Esas 2018/4019 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı-karşı davalı tarafından izinsiz kaydedilip üçüncü kişilere dinletilen ses kaydı nedeniyle manevi tazminat, davalı-karşı davacı tarafından ise hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat istenmiştir. Mahkeme, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, tahkikatın sona ermesi ve sözlü yargılamaya yönelik olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 184. ve 186. maddelerine uyulmamıştır. Taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapma hakkı tanınmamış ve sözlü yargılamaya geçilmiştir. Kararın bu nedenle bozulması gerektiği belirtilmektedir. Kanun maddelerinin açık ve emredici hükümleri ihlal edildiği için, davacı-karşı davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine karar verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 143 ve devamı maddeleri tahkikatın usulüne uygun şekilde yapılmasını düzenler. Kanunun 184 ve 186. maddelerine göre tahkikatın sonuçlandırılması gerektiği belirtilir.
4. Hukuk Dairesi 2016/6959 E. , 2018/4019 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 04/07/2013 gününde verilen dilekçe ile izinsiz kaydedilip üçüncü kişilere dinletilen ses kaydı nedeniyle manevi tazminat, davalı-karşı davacı ... vekili Avıkat ... tarafından ise, davacı-karşı davalı ... aleyhine 12/08/2013 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Asıl dava; izinsiz kaydedilip üçüncü kişilere dinletilen ses kaydı nedeniyle uğranılan manevi zararın, karşı dava ise hakaret ve tehdit nedeniyle uğranılan manevi zararın tazminine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı – karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı - karşı davalı vekili; davacının ... ilçesinde kaymakam olduğunu, davalı ile yaptığı özel görüşmenin davalı tarafından kayda alınarak başkalarına verildiğini, bu sebeple ceza davalarının açıldığını, davalının suça konu eylemi nedeniyle müvekkilinin manevi zarara uğradığını belirterek davanın kabulüne karşı davanın ise reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı - karşı davacı vekili; davalının Halk Eğitim Merkezi müdürü olarak görev yaptığını, davacının müvekkiline bir kaç kez hakaret ve tehditte bulunduğunu, bu sebeple manevi zarara uğratıldığını, haksız olarak idari yoldan görev yerinin değiştirildiğini, bu sebeple asıl davanın reddine karşı davanın ise kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 184. ve 186. maddelerinde tahkikatın sona ermesi ve sözlü yargılamaya yönelik olarak; hakimin, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz vereceği, tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim edeceği, tahkikatın bitiminden sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet edeceği, taraflara çıkartılacak olan davetiye ile belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususunun bildirileceği, taraflara son sözlerinin sorulmasından sonra hüküm verileceğine dair düzenleme getirilmiştir. Dosya kapsamından, kararın verildiği 13/01/2016 günlü duruşmada tarafların hazır olmadığı ve her iki taraf vekilinin mazeretinin kabulüne karar verildiği halde, tarafların yokluğunda ceza dosyasının beklenilmesinden vazgeçildiği, tahkikat aşamasının sonlandırıldığı, sözlü yargılama aşamasına geçileceği taraflara bildirilmeden yargılamaya son verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere; tahkikatın 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 143 ve devamı maddelerinde düzenlenen usul hükümlerine göre yapılmaması, anılan Kanunun 184 ve 186. maddelerinin açık ve emredici hükümlerine rağmen tahkikatın tümü hakkında taraflara açıklama yapma hakkı tanınmaksızın ve sözlü yargılamaya geçildiği taraflara usulüne uygun şekilde bildirilmeden karar verilmesi doğru bulunmamış, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı-karşı davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.