(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2016/29562 E. , 2020/2900 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 15.05.2006 tarihinden itibaren dava tarihine kadar davalı ... nezdinde işçi olarak çalıştığını, belirli bir tarihten sonra maaş, ücret ve ikramiye alacaklarının ödenmediğini ve geçici işçi statüsünde çalıştırıldığını ileri sürerek maaş, ücret ve ikramiye farklarına ait alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının talep konusu alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının dava konusunu somutlaştırma yükümlülüğüne riayet edilmediğini, dava dilekçesinin yasal unsurları içermediğini, davacının hangi tarihteki ve hangi nitelikteki alacağının ödenmediğinin açıklanmadığını, iddia edenin iddiasını ispatla mükellef olduğunu, ancak dava dilekçesinde somut bir iddia bulunmadığı gibi hangi delille ispatlanacağının da belirtilmediğini, dava dilekçesindeki bu eksik hususlar giderilmeden davaya devam edilemeyeceğini, davacının ödenmeyen alacağının bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının ücret ve yasal ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı vekilince ibraz edilen dava dilekçesinde, müvekkilinin 15.05.2006 tarihinden itibaren dava tarihine kadar davalı ... nezdinde işçi olarak çalıştığı, belirli bir tarihten sonra maaş, ücret ve ikramiye alacaklarının ödenmediği ve geçici işçi statüsünde çalıştırıldığı beyan edilerek maaş, ücret ve ikramiye farklarına ait alacakların davalıdan tahsili talep edilmiştir. Mahkemece, 11.11.2014 tarihinde davacı tarafa dava dilekçesindeki alacak kalemlerini ve hangi döneme ait olduğunu açıklaması için bir haftalık kesin süre verilmiş olup; davacı vekili tarafından ibraz edilen 18.11.2014 tarihli açıklama dilekçesinde aynen, “Alacak kalemleri dava dilekçesinde belirtilmiştir (Maaş, ücret ve ikramiye farkı). Bunun yanı sıra dava dilekeçsinde delil olarak belirttiğim hizmet tespiti dava dosyasında alacak dönemi sabittir. Yani hzimet tespitine konu tarihler arası alacak dönemidir” ifadesine yer verilmiştir. Dosya kapsamında yer alan ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen hizmet tespit dosyasına göre de, davacının 15.05.2006-02.11.2012 tarihleri arasında davalı nezdinde çalıştığı sabit olup; davacının talep konusu alacak dönemini bu süreyle sınırlı olacak şekilde belirlediği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacıya ait Hizmet Döküm Cetvelinde 2009/7. aydan sonrasına ilişkin kayıt bulunmaması ve bu sebeple tüm çalışma dönemi bakımından 2008 ve 2009 yıllarında Hizmet Döküm Cetveline bildirilen ücret miktarı olan 1.688,97 TL ücret ile çalıştığı kabul edilmek suretiyle dava zamanaşımı da gözetilerek, 10.09.2009-02.11.2012 tarihleri arasındaki dönem bakımından hak kazandığı ücret alacağı hesaplanmış olup; davalı ... tarafından 20.01.2015 davale tarihli dilekçe ekinde sunulan ödemeler ücret alacağından mahsup edilmek suretiyle davacının hak kazandığı ücret alacağı ve ayrıca belirtilen süre içinde hak kazanılan ve ödendiği ispatlanmayan yasal ikramiye (ilave tediye) alacağı da hesaplanarak mahkemece hüküm altına alınmıştır. 09.06.2016 havale tarihli beyan dilekçesinde ve gerekçeli temyiz dilekçesi içeriğinde davacının bir dönem 1.688,97 TL ücret aldığı kabul edilmiş olup; sonrasında mali durumun kötüleşmesi nedeniyle ücretin tek taraflı olarak asgari ücrete indirildiğine ilişkin savunmaya itibar edilmemiştir. Bu sebeple ücret miktarının hizmet döküm cetvelinde bildirilen ücret olarak kabulünde herhangi bir hata bulunmamaktadır. 20.01.2015 havale tarihli dilekçe ekinde yer alan ödeme listelerinde yer alan ödemelerin ise ücret alacağına ilişkin olduğu 31.07.2015 tarihli davalının beyan dilekçesi ile sabittir. Hal böyle olmakla birlikte, dosya içerisindeki belgeler ve davalı açıklamaları ile tüm dosya kapsamına göre, davacıya davalı tarafça aylık yapılan ödeme miktarlarının net olduğu anlaşılmakla, brüt aylık ücret miktarından yapılan net ödemelerin brüt miktarı hesaplanmak suretiyle mahsubu gerekirken, brüt aylık ücret miktarından aylık yapılan net ödeme miktarının mahsubu hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.