Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/6357 Esas 2019/1362 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6357
Karar No: 2019/1362
Karar Tarihi: 04.03.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/6357 Esas 2019/1362 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu taşınmazdan kaynaklandığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak, dava dilekçesinde taşınmazın kayıt maliki olan kişiye husumet yöneltilmediği için, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi yanlıştır. Bu nedenle karar bozulmuştur.
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin bu tür davalar, husumetin, itiraz edenin taşınmazı aleyhine yapılan tespit sonucunda yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazın/taşınmazların malikine/maliklerine yöneltilmesi gerektiği belirtilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2016/6357 E.  ,  2019/1362 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
    KANUN YOLU : TEMYİZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Uygulama kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında ve tapuda davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 1338 parsel sayılı 6.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 146 ada 50 parsel numarasıyla ve 5.798,72 metrekare yüzölçümlü olarak;... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 1324 parsel sayılı 29.300,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 146 ada 7 parsel numarasıyla ve 32.984,02 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin 146 ada 7 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. Bu nitelikteki davalarda husumetin, itiraz edenin taşınmazı aleyhine yapılan tespit sonucunda yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazın/taşınmazların malikine/maliklerine yöneltilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Eldeki davada; davacı Hazine kendisine ait 146 ada 50 parsel sayılı taşınmazın yözölçümünün eksildiğini ve eksikliğin taşınmaza komşu 146 ada 7 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı ileri sürerek dava açmıştır. Dava konusu 146 ada 7 parsel sayılı taşınmaz daha önce davalı ... adına tapuda kayıtlı ise de; eldeki davanın açıldığı tarihten önce satılarak dava dışı....adına kayden intikal ettirilmiştir. Ne var ki; dava; taşınmazın önceki malikine karşı açılmış olup; dava dilekçesinde taşınmazın kayıt maliki olan Cengiz Bal’a husumet yöneltilmemiştir. Hal böyle olunca, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.