14. Hukuk Dairesi 2019/4194 E. , 2019/8233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.01.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, ... ili, Kızılırmak ilçesi, Kahyalı köyü 81, 204, 216, 241, 247, 389, 435, 537, 571, 631, 866, 869, 1005, 1019, 1074, 1233, 1243, 1245, 1246, 1247, 1259, 1469, 1482, 1640, 1702, 1703, 1829, 1285, 1286, 1641, 2012, 2019 parsel sayılı taşınmazların rızaen taksimi hususunda tarafların anlaşamadıklarını, bu nedenle taşınmazların aynen taksimini mümkün olmadığı takdirde satış sureti ile ortaklığın giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 25.04.2012 havale tarihli dilekçesi ile 1285, 1640 ve 2012 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan davasından vazgeçmiştir.
Bir kısım davalılar, satış suretiyle ortaklığın giderilmesini istemediklerini belirterek davanın reddini savunmuşlar, bir kısım davalılar ise ortaklığın satış suretiyle giderilmesini kabul etmişlerdir.
Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre dava konusu 81, 204, 216, 241, 247, 389, 435, 537, 571, 631, 866, 869, 1005, 1019, 1074, 1233, 1243, 1245, 1246, 1247, 1259, 1469, 1482, 1702, 1703, 1829, 1286, 1641, 2019 parsel sayılı taşınmazlar yönünden yapılan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava konusu 1285, 1640 ve 2012 parsel sayılı taşınmazlar yönünden yapılan incelemede ise;
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının paydaşlığın satış suretiyle giderilmesini istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
Davacı davasından feragat etse bile davalılardan birinin davaya devam etmek istemesi halinde mahkemece davaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmelidir. Bu nedenle davacının davadan feragat beyanına karşı hazır bulunan davalılardan diyecekleri sorulmalı, davaya devam etmeyi istemeleri halinde yargılamaya devam edilmelidir.
Somut olaya gelince; davacılar vekili 25.04.2012 havale tarihli dilekçesi ile dava konusu 1285, 1640 ve 2012 parsel sayılı taşınmazlarda davacıların hissedar olmadıklarını, dava dilekçesinde sehven belirtildiğini, bu nedenle açılan davadan vazgeçtiklerini beyan etmiş, 02.12.2011 tarihli 10749 yevmiye numaralı vekaletnamesinde feragate yetkili olduğu ve anılan taşınmazlarda davacıların hissedar olmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bu parseller yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalıların 81, 204, 216, 241, 247, 389, 435, 537, 571, 631, 866, 869, 1005, 1019, 1074, 1233, 1243, 1245, 1246, 1247, 1259, 1469, 1482, 1702, 1703, 1829, 1286, 1641, 2019 parsel sayılı taşınmazlar yönünden temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA; taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın % 011,38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 27,70 TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edene yükletilmesine, (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle 1285, 1640 ve 2012 parsel sayılı taşınmazlara yönelik bir kısım davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 04.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.