23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/13868 Karar No: 2015/4928 Karar Tarihi: 08.10.2015
Silahla tehdit - basit tehdit - mala zarar verme - hakaret - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/13868 Esas 2015/4928 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahla tehdit, basit tehdit, mala zarar verme ve hakaret suçlarından yargılandığını belirtiyor. Mala zarar vermeye yönelik yapılan temyiz itirazları reddedilirken, silahla tehdit suçu için sanığın beraat ettiği belirtiliyor. Ayrıca, basit tehdit ve hakaret suçları için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veriliyor. Dosyada yer alan yargılama süreci ve deliller uyarınca, sanığın suçlu olduğu tespit edilerek ceza veriliyor. Ancak, sanığın adli sicil kaydı olmadığı için verilen kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesi veya ertelenmesi gerektiği yönünde düşünülüyor. Kanunlar olarak, CMK 260/1, 238 ve 260. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesi, 231/12. maddesi, 264. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi belirtiliyor.
23. Ceza Dairesi 2015/13868 E. , 2015/4928 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Silahla tehdit, basit tehdit, mala zarar verme, hakaret HÜKÜM : Mala zarar verme suçundan mahkumiyet, silahla tehdit suçundan beraat, basit tehdit ve hakaret suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılan sıfatını alabilecek surette sanığa yüklenen suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş olup soruşturma evresinde sanıktan şikayetçi olduğunu beyan eden ve duruşmalara katılıp şikayetçi olduğunu beyan eden şikayetçinin CMK"nın 260/1. maddesi gereğince temyiz yoluna başvurma hak ve yetkisi bulunduğu gözetilip CMK"nın 238. ve 260. maddeleri uyarınca kamu davasına katılmasına karar verilerek yapılan incelemede; 1-Katılan vekilinin hakaret ve basit tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından, CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran katılan vekilinin haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzerer Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 2- Katılan vekilinin silahla tehdit suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın katılanın kafasına silah dayayarak ölümle tehdit ettiğinden silahla tehdit suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda, sanığın, cezalandırılabilmesi için soyut iddianın dışında her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 3- Mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın, şikayetçiye ait evi yakmak suretiyle mala zarar verme suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda, Oluşa, bilirkişi raporuna, sanığın ikrar içeren beyanlarına, şikayetçinin ve tanıkların aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçiye ait evi yakmak suretiyle zarar veren sanığın eylemlerinin mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmemesine, ertelenmemesine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına karar verilirken yetersiz ve eksik gerekçeyle karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.