Esas No: 2019/17809
Karar No: 2021/13478
Karar Tarihi: 08.12.2021
Danıştay 6. Daire 2019/17809 Esas 2021/13478 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/17809
Karar No : 2021/13478
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- (DAVACI) ...
VEKİLİ : Av. ...
2- (DAVALI) ... Bakanlığı - ANKARA
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF : 1- ... Bakanlığı
2- ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Konya İli, Meram İlçesi, ... pafta, ... ada, ... parselde kayıtlı taşınmazın kaydında bulunan "korunması gerekli kültür varlığı" tescil kaydının kaldırılmayacağına ilişkin ... tarih ve ... sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu kararının kararının iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; dosyada bulunan bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden; yıkılmış olan taşınmazın korunması gereken kültür varlığı özelliğini taşıdığı, taşınmazın kaydında bulunan "korunması gerekli kültür varlığı" tescil kaydının kaldırılmayacağına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İdari Dava Dairesince; ... tarih ve E:... sayılı ara kararla istinabe yoluyla keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek, yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 18/03/2019 tarihli rapor sonrasında, ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ve dayandığı gerekçe, hukuk ve usule uygun olup, kararın kaldırılmasını gerektirecek bir neden bulunmadığından, istinaf başvurusunun reddine, istinaf aşamasında yapılan 2.298,10.-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
TARAFLARIN İDDİALARI : 1-Davacı tarafından; taşınmazın tesciline ilişkin kararın gerekçesiz olduğu ve tapu kaydına da işlenmediği, tescilinden bir süre sonra yıkılmış olduğundan ortada korunması gerekli bir kültür varlığı bulunmadığı, taşınmazın hali hazırda boş arazi niteliğinde olduğu belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
2- Davalı tarafından; davanın reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, istinaf isteminin ise reddedildiği, yargılama giderinin istinaf istemi reddedilen davacı üzerine bırakılması gerekirken davalı idare üzerinde bırakılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
DAVACININ SAVUNMASININ ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DAVALI İDARENİN SAVUNMASININ ÖZETİ :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ... 'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının yargılama giderine ilişkin kısmının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Temyiz edilen İdare Mahkemesi kararının esasına ilişkin kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usülü Kanununun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmelerine ilişkin sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 2. fıkrasında sayılmış, aynı maddenin 1. fıkrasının (b) bendinde ise; kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıkların bulunması halinde kararın düzeltilerek onanacağı belirtilmiştir. Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekalet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun Mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Temyize konu Mahkeme kararında,"istinaf aşamasında yapılan 2.298,10-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına" karar verilmişse de, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu; istinaf başvuru harcı ve istinaf aşamasında keşif harcı ile gider avansının davacı tarafından yatırıldığı görüldüğünden, istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekmekte ise de; söz konusu hatanın, usul ekonomisi de gözetilerek yukarıda belirtilen Yasa kuralı uyarınca yeniden yargılamayı gerektirmeyen bir hata olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, mahkeme kararının hüküm fıkrasının "istinaf aşamasında yapılan 2.298,10-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2.Yukarıda özetlenen gerekçeyle istinaf başvurusunun reddine ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarihli, E:..., K:... sayılı kararının yargılama giderine ilişkin kısmının yukarıda belirtilen şekilde düzeltilerek ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 08/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY (X):
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrasında "Bölge idare mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu hâlde bölge idare mahkemesi işin esası hakkında yeniden bir karar verir. İnceleme sırasında ihtiyaç duyulması hâlinde kararı veren mahkeme veya başka bir yer idare ya da vergi mahkemesi istinabe olunabilir. İstinabe olunan mahkeme gerekli işlemleri öncelikle ve ivedilikle yerine getirir." hükmü bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, Konya İli, Meram İlçesi, ... pafta, ... ada, ... parselde kayıtlı taşınmazın kaydında bulunan "korunması gerekli kültür varlığı" tescil kaydının kaldırılması istemiyle Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Kararına yapılan itirazın reddine, Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararının geçerli olduğuna ilişkin ... tarih ve ... sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu kararının iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesi'nce verilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacı vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:... sayılı ara kararıyla, "istinafa konu mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunu düzenleyen öğretim üyeleri arasında uzmanlık alanı sanat tarihi olan bir bilirkişinin bulunmadığı görüldüğünden, 2577 sayılı Yasanın 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinabe suretiyle tekrar mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu 18/03/2019 tarihli rapor düzenlenmesi üzerine ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ve dayandığı gerekçe, hukuk ve usule uygun olup, kararın kaldırılmasını gerektirecek bir neden bulunmadığından, istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ile dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinden; Bölge İdare Mahkemesi tarafından ilk derece mahkemesi kararı hukuka uygun bulunmadığı takdirde istinaf başvurusu kabul edilerek, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle işin esası hakkında yeniden karar verilmesi gerekirken; İdare Mahkemesi kararına dayanak alınan bilirkişi raporunu düzenleyen bilirkişilerin niteliklerinin uygun olmadığı tespitine yer verildikten sonra mahkeme kararı kaldırılmadan yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilerek, keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu rapor düzenlenmesi sonrasında ise istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen karar usule uygun olmadığından, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle onanması yolundaki çoğunluk kararına katılmıyoruz.