10. Hukuk Dairesi 2010/16504 E. , 2012/488 K.
"İçtihat Metni"Davacı, şirket yönetim kurulu üyesi olduğu sebebiyle adına gönderilen ödeme emirlerinin iptali isteğiyle dava açmıştır.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece benzer konularda ayrı ayrı açılan davalar birleştirilmek suretiyle, asıl davanın ve birleşen davaların kabulü ile davacı adına çıkarılan ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili ile davalı..... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve ....tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Mahkemenin hükmü, davacı lehine olup, davacı temyizinde hukuki yarar bulunmadığından talebinin reddi gerekmiştir.
2-Dosyada mevcut .....kayıtlarından, dava dışı .....07.12.2006 tarihinde .... toplantısının yapıldığı, şirket yönetim kuruluna ilk defa davacının seçildiği, diğer yönetim kurulu üyelerinin ... ve ... oldukları, bu kişilerin 3 yıl süreyle seçildikleri, kararın 13.12.2006 tarihinde ticaret siciline tescil edildiği; ayrıca, 07.12.2006 tarihli yönetim kurulu kararıyla seçilen yöneticilerin kendi aralarında görev dağılımı yaptıkları, buna göre ...genel müdür seçildiği, şirket adına her türlü işlemi münferit imza ile yapabilme konusunda temsil ve ilzam yetkisi verildiği; yönetim kurulu üyesi..... da, yine, münferit imza ile bankalarda işlem yapma, çek ve senet keşide etme, protokol ve sözleşme yapma yetkisi verildiği; davacı .... de; münferit imza ile gerçek veya tüzel kişilerle protokol ve sözleşme yapma yetkisi verildiği görülmüştür.
Şirketin, 16.10.2007 tarihinde .... yaptığı, bu genel kurulda aynı kişilerin tekrar 3 yıl süreyle yönetim kurulu üyeliğine seçildikleri, bu kararın 19.10.2007 tarihinde ticaret siciline tescil edildiği; yine, 17.10.2007 tarihli yönetim kurulu kararıyla seçilen yöneticilerin, kendi aralarında yetki dağılımı yaptıkları ve yetkilerin, tıpkı, 2006 yılındaki gibi belirlendiği görülmüştür.
Mahkemece, davacının şirket yönetim kurulu üyeliği bulunmakla birlikte, temsil ve ilzam yetkisi bulunmadığı belirtilerek ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
506 sayılı Kanun m.80/12 hükmünde, sigorta primlerinin haklı sebep olmaksızın belirtilen süre içinde ödenmemesi halinde, tüzel kişi işverenlerin üst düzey yöneticileri veya yetkililerinin, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Yönetim kurulu üyesinin, anılan madde kapsamında anonim şirket üst düzey yöneticisi sayılması için; şirketi borç altına sokmaya ve üçüncü kişilerle sözleşme yapmaya yetkili olması, yani, temsil ve ilzama yetkisinin bulunması gereklidir. Başka deyişle, temsil ve ilzam yetkisi bulunmayan yönetim kurulu üyeleri, 506 sayılı Kanun m.80/12 anlamına üst düzey yönetici veya yetkili sayılamazlar.
Somut olayda, 07.12.2006 da yönetim kurulu üyesi seçilen davacıya; münferit imza ile gerçek veya tüzel kişilerle protokol ve sözleşme yapma, yani, şirketi borç altına sokma yetkisi verilmiştir. Bu durumda 506 sayılı Kanun m.80/12 anlamında, davacının üst düzey yöneticiliğinin bulunduğunun kabulü gereklidir.
Bu nedenle mahkemece, davacının üst düzey yöneticiliğinin bulunmadığı sebebiyle, davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
3-Dosya içinde aynı davacı tarafından aynı davalı aleyhine açılan benzer konulardaki 15 ayrı dava birleştirilmiştir.
Birleşen davalar incelendiğinde şu hususlar tespit edilmiştir:
2010/203-486 esas ve karar numaralı birleşik dosyada; 2007/20774 nolu takip dosyası konu edilmiş, bu dosyadaki takiplerin 2003/1, 2005/11, 12 ile 2006/1, 2, 3 aylar işsizlik sigortası prim borçları olduğu görülmüştür.
2010/210-491 esas ve karar numaralı birleşik dosyada; 2007/20773 nolu takip dosyası konu edilmiş, bu dosyadaki takiplerin ise 2003/11, 2005/11, 12 ile 2006/1, 2, 3 aylar prim borçları olduğu görülmüştür.
2010/214-495 esas ve karar numaralı birleşik dosyada; 2007/20764 nolu takip dosyası konu edilmiş, bu dosyadaki takiplerin ise 2005/11, 12 ve 2006/1, 2, 3 aylar prim borçları olduğu görülmüştür.
Davacının yönetici seçildiği 07.12.2006 tarihinden önceki döneme ait olan bu takip konusu borçlarla ilgili ödeme emirlerinin iptali, sonucu itibariyle doğru olmuştur. Bu nedenle davalı ..... bu dosyalar hakkındaki temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu yönden onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
4- Yukarıda belirtilen dosyalar dışında kalan asıl davada ve birleşen davalarda ise, mahkemece, yapılacak iş; davacının, 07.12.2006 tarihinden itibaren şirket yönetim kurulu üyesi olduğu, münferit imza ile şirket adına sözleşme yapma yetkisinin bulunduğu, bu şekilde şirketi temsil ve ilzam yetkisi bulunmakla, üst düzey yönetici niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği; buna göre yönetici olduğu
dönemlerle ilgili değerlendirme yapılarak, bu dönemlere göre davacının da prim borçlarından sorumlu olduğuna karar verilmesinden ibarettir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;
1-Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğu yönünden REDDİNE,
2-Davalı ....vekilinin birleşik davalar olan 2010/203-486 esas ve karar numaralı, 2010/210-491 esas ve karar numaralı, 2010/214-495 esas ve karar numaralı dosyalarla ilgili temyiz isteklerinin reddi ile hükmün bu dosyalar yönünden KISMEN ONANMASINA,
3-Davalının onama kararı verilen dosyalar dışında kalan temyiz taleplerinin ise kabulü ile temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.