10. Hukuk Dairesi 2010/10567 E. , 2012/477 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler nedeniyle uğranılan Kurum zararının, 1479 sayılı Yasanın 63. maddesi nedeniyle rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilamında belirtilen gerekçe ile, davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davaya konu olayda, menfezin yetersiz gelmesi nedeniyle, belde belediyesine ait karayolunun, sel baskını sonucu, menfez yakınından tahrip olduğu; belde belediye başkanı olan davalının yardım istemesi sonucu, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünden operatörü ile iş makinesi gönderildiği; davalının talimatı ile, önceki menfez yanına yeni ilave menfez yapılması için yolun kazılıp, araçların geçmesi için de tali bir yolun açılıp, önlem olarak da, çalışmanın yapıldığı asfalt yolun, taşlar ile kapatılmaya çalışıldığı; sigortalının, yolcu olarak içinde bulunduğu kamyonun kazılan yola düşmesi şeklinde meydana gelen trafik kazasında öldüğü, kazılan yola, başka bir aracın daha düştüğü; sanık olarak davalının yargılandığı ceza davasında verilen mahkumiyet kararının kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davadışı ....yetki ve sorumluluk sınırlarında olduğu anlaşılan yolda yapılacak çalışmalarla ilgili önlemlerin belediye tarafından alınarak uygulanması gerektiği, davalının belediye başkanı sıfatı ile hareket ettiği gözetilerek; yeniden alınacak kusur raporu ile, kusur oran ve aidiyeti belirlenip, Borçlar Kanununun 53. maddesi de gözetilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; bu yönde araştırma yapılmaksızın, gerçek kişi olarak davalının sanık sıfatı ile yargılandığı ceza davasında alınan rapora dayalı olarak, karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 17.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.