
Esas No: 2022/1818
Karar No: 2022/2722
Karar Tarihi: 02.03.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/1818 Esas 2022/2722 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/1818 E. , 2022/2722 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının, davalı işyerinde 23.04.2010-11.06.2013 tarihleri arasında önce aşçı sonra çavuş olarak çalıştığını, çalışmasının kesintisiz olduğunu, sürekli olarak fazla çalışma yaptırıldığını ve hafta sonu tatili verilmediğini, fazla çalışmalar karşılığında ücret ödenmediğini, çalışmasının dini, resmi bayram tatillerinde de devam ettiğini, çalıştığı süre boyunca yıllık iznin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin alacağı, hafta tatili ücreti alacağı, fazla çalışma ücret alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının, 27.04.2010 tarihinde işe girdiğini, 05.03.2012 tarihinde kendi isteği ile işten ayrıldığını, 27.11.2012 tarihinde tekrar işe girdiğini başka ocakta kazı faaliyetleri yapması nedeni ile 07.06.2013 tarihinde İş Kanunu’nun 25/e maddesi gereğince haklı neden ile işten çıkarıldığını, feshin haksız olması düşünülse dahi bir yıllık kıdem süresinin dolmadığını, davacının kıdemi itibari ile izin alacağının da olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkememizin davanın kabulü hakkındaki 24.03.2016 tarihli ilk karar, davalının temyiz başvurusu üzerine Dairemizin 07.10.2020 gün ve 2017/16897 esas 2020/11064 karar sayılı kararı ile “...iddia ve savunmalar dosyadaki delillerle ilişkilendirilerek tartışılıp değerlendirilmediğini, davaya konu alacakların hangi delil durumuna göre kabul veya reddedildikleri de anlaşılamadığını, kararın gerekçesiz yazıldığı” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bozma öncesi alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararın bozmaya uygun olmasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin davalı işyerinde iki dönem halinde mi yoksa kesintisiz mi çalıştığı uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacı işçi davalıya ait işyerinde kesintisiz olarak çalıştığı iddiasında bulunmuş, davalı işveren ise davacı işçinin 05.03.2012 tarihinde istifa ederek ayrıldığını ve daha sonra 27.11.2012 tarihinde ikinci defa işe girdiğini, aradaki dönemde ise kendisinde çalışmadığını savunmaktadır. Dosyaya getirtilen Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından ve davacıya ait hizmet dökümü belgesinin incelenmesinden davacının belirtilen tarihler arasında davalı nezdinde çalışmadığı ve celbedilen kayıtların davalı savunmasını doğruladığı anlaşılmaktadır. Keza davalı işveren tarafından sunulan, 05.03.2012 tarihli davacı el yazılı istifa dilekçesi de davalının bu husustaki savunmasını teyit eder niteliktedir. Davacı tarafından söz konusu belgenin geçersizliğine dair herhangi bir iddia veya beyanda bulunulmamıştır. Açıklanan delil durumuna göre, davacı işçinin davalı işyerinde iki dönem halinde kesintili çalıştığının kabulü yerine kesintisiz çalıştığının kabul edilmesi hatalı olmuştur.
Diğer taraftan, dosyada mevcut istifa dilekçesine göre davacı işçi ilk dönem çalışmasını haklı neden göstermeksizin kendi isteği ile sonlandırdığından, bu dönem bakımından kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacaktır. Başka bir anlatımla kıdem ve ihbar tazminatı hesabına esas çalışma süresi belirlenirken, davacının herhangi bir haklı neden göstermeden istifa ederek ayrıldığı dönemin hesaba esas süreye eklenmemesi gerekmektedir. Bu durumda, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin sadece ikinci dönem çalışması bakımından değerlendirilmesi, uyuşmazlık konusu diğer alacakların ise yukarıda da değinildiği üzere aralıklı çalışma olgusu gözetilerek hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
3- Davacı işçinin davalı işyerinde hangi saatler arasında çalıştığı, buna bağlı olarak fazla çalışma yapıp yapmadığı, yapmışsa süresi diğer bir ihtilaf konusudur.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 6 günlük çalışması için 33 saatlik fazla çalışma alacağı belirlenmiş, hafta tatili alacağı ise ayrıca hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden ve özellikle davacı tanığı ...’nın açıklamalarından, davalı işyerinde günlük 07.00-19.00 saatleri arasında çalışıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bizatihi davacı tanık beyanı ile doğrulanan çalışma saatleri esas alınarak davacının davalı işyerinde 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştığı, 12 saatlik çalışmasından 1,5 saat ara dinlenmesi düşüldüğünde günlük 10,5 saat çalışması üzerinden haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile hesaplama yapılması dosya kapsamına daha uygun düşecektir. Mahkemece hatalı hesaplama içeren bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.