Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2263
Karar No: 2022/2875
Karar Tarihi: 07.03.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/2263 Esas 2022/2875 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/2263 E.  ,  2022/2875 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının davalı nezdinde 1981 - 2006 yılları arasında çalıştığını, bu çalışmasını aralıksız ve kesintisiz olmak üzere sürdürdüğünü, hizmetine ilişkin bildirimlerin Sosyal Güvenlik Kurumu'na eksik yapıldığını, bu günlerin ücretlerinin ve diğer haklarının da ödenmediğini, davalı kurumda sendika ve toplu iş sözleşmesi bulunduğunu, davacının toplu iş sözleşmesinden yararlandığını, her yıl verilen iki ikramiye ve 3 ilave tediye ücretinin ödenmediğini, kıdem tazminatının toplu iş sözleşmesi gereği her yıl için 35 günlük ücretten ve fiili çalışmasına göre hesaplanması gerektiği halde böyle yapılmadığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, yıllık izin ücretlerinin yanlış hesaplandığını, yıllık izin sürelerinin ve ücretlerinin Toplu İş Sözleşmesine göre daimi işçiler için belirlenen sürelere göre hesaplanması gerektiğini, günlük en az 5 saat fazla mesai yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini, bunların da yine toplu iş sözleşmesine göre hesap edilerek ödenmesi gerektiğini, pazar günleri ve resmi tatillerde de çalışma yapıldığını, ücretinin ödenmediğini ileri sürerek fark kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının 1981-2006 yılları arasında mevsimlik işçi pozisyonunda çalıştığını, toplu iş sözleşmesinin 25 inci maddesinin b bendine göre mevsimlik işçilerin işverence işin niteliği itibariyle mevsimlere bağlı olarak yıl içinde ancak belirli zamanlarda, belirli sürelerle veya yıl içinde periyodik olarak belli zaman ve belli sürelerle çalıştırılmak üzere süreli veya adam/ay hesabına göre bütçe kanunlarınca vizesi alınmış işçiler olduğunu, idarece adam/ay ne kadar verilirse ona göre mevsimlik işçi çalıştırıldığını, idarece adam/ay ve ödenek bittikçe mevsimlik işçilerin iş aktinin askıya alındığını, iş mevsimi açıldığında yine iş akitleri imzalanarak sigorta girişlerinin yapıldığını, davacının da kesintisiz değil iş aktinin askıya alındığı sürelerin dışında idarelerinde görev yaptığını, davacının çalıştığı gün kadar sigorta priminin eksiksiz ödendiğini, herhangi bir dönemde sigortasız olarak çalıştırılmadığını, davacının kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alcağının da eksiksiz ödendiğini, fazla mesaisinin olmadığını, resmi tatillerde çalıştırılmadığını, kıdem tazminatı alacağının 10 yıllık, diğer ücret alacaklarının da 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, idarelerinde mevsimlik işçilerle ilgili olarak müfettiş görevlendirildiğini, müfettiş raporunda işçilerin mevsimlik işçi olarak çalıştırıldığı ve akitlerin askıya alındığı dönemde çalıştırılmadıklarının yazılı olduğunu, müfettiş raporlarının güçlü delil olduğunu ve tanık ifadeleriyle çürütülemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin kararı, tarafların temyizi üzerine, Dairemizin 02.07.2012 tarih 2011/42122 Esas ve 2012/25309 Karar sayılı kararı ile hizmet süresi, yıllık izin, ücret alacağı, ikramiye alacağı, ilave tediye alacağı ve kıdem tazminatı hesabı yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; toplanan kanıtlara göre ve aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının yerinde bulunmayan ve sebepleri bildirilmeyen bozma isteğinin reddine, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dairemizin 02.07.2012 tarih 2011/42122 Esas ve 2012/25309 Karar sayılı bozma kararının “2” numaralı bendine göre “ Mahkemece davacının sigortalı hizmet cetvelinin aksine bilirkişi raporu doğrultusunda 1981-2006 yılları arasında kesintisiz çalıştığı kabul edilmiş ise de, bu kabul dosya kapsamına uygun değildir. Zira mahkemenin kararına gerekçe olarak aldığı tanık beyanları davacının kesintisiz çalıştığını kabul için yeterli değildir. Tanıklar davacının kesintisiz çalıştığı iddiasını doğrulamamışlardır. Öte yandan iddiayı kısmen doğrulayan tanık beyanları soyuttur. Ayrıca yine gerekçe olarak iş nöbet çizelgelerinden bahsedilmiş ise de bu hususta belge ya da bilirkişi tarafından yapılan bir tespit bulunmamaktadır. Bölge Çalışma Müdürlüğü tespiti de mevsimlik işçilere ilişkin bir usulsüzlük saptamamıştır. Bu hali ile davacının belirli tarihler arasında kesintisiz çalıştığını ispat edememesine rağmen hizmet süresinin kesintisiz olduğunun kabulü hatalıdır”. Bozmanın “7” numaralı bendine göre ise; “ Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda Toplu İş Sözleşmesi'nin yürürlükte olmaması nedeni ile 30 gün üzerinden kıdem tazminatı hesap edilmiş ise de taraflar arasında yapılan protokole göre süresi sonaren Toplu İş Sözleşmesi'nin hizmet akdine ilişkin hükümleri uygulanacağından davacının kabul edilecek hizmet süresine ait kıdem tazminatının 35 gün üzerinden hesabı gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.” Şu halde; bozma ilamına uyan Mahkemece yapılması gereken; davacının dava dilekçesindeki talebi de dikkate alınarak 1.3.1981-1.3.2006 tarihleri arasında ancak Sosyal Güvenlik Kurumu'na çalışma bildirilen süre kadar hizmet süresi olduğu kabulüyle Dairemiz bozmasında açıklandığı şekilde 30 değil 35 gün üzerinden ve Mart /2006 dönemine ait kıdem tavanı gözetilerek yapılacak hesaplamadan ödenen miktarı mahsup etmek olmalı iken bozmaya aykırı olarak davacının 1.3.1981 tarihinden itibaren kesintisiz ve tam 25 yıl çalışması olduğu kabulüne göre kıdem tazminatının hesaplanmış olması hatalıdır.
    3- Ayrıca; hüküm altına alınan kıdem tazminatının “net” mi yoksa “brüt” tutar mı olduğunun hüküm yerinde belirtilmemesi de doğru görülmemiştir.
    4- Kabule göre, davada talep edilen toplam miktar 71.140 TL, kabul edilen toplam miktar 14.554,83 TL ve reddine karar verilen toplam miktar 56.585,17 TL’dir. Şu halde; karar tarihinde yürürlükte bulunan 2022 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı yararına 8.156,072 TL avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken daha az tutarda bir miktarın avukatlık ücreti olarak takdir edilmesi de isabetli olmamıştır.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07.03.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi