
Esas No: 2017/26267
Karar No: 2017/29374
Karar Tarihi: 20.12.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/26267 Esas 2017/29374 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal ve ekonomik yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davaların kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava ve birleştirilen dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal ve ekonomik yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece, ecrimisil yönünden davaların reddine, tazminat yönünden asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davaya konu teşkil eden arazi niteliğindeki .... köyü 187 ada 1, 2, 3, 4, 8 ve 9 parsel sayılı kamulaştırma sahasına mücavir olan taşınmazlara gelir metoduna göre değer biçilmesinde, baraj kamulaştırması nedeniyle taşınmazların bulunduğu bölgede yerleşme düzeninin bozulduğu, sosyal ve ekonomik yönden yararlanma olanaklarının ve ulaşım imkanlarının kısıtlandığı anlaşıldığından, taşınmazların tespit edilen zemin değerinde yüzölçümleri de dikkate alınarak değer azalışı uygulanmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-) Birleştirilen dava dosyalarındaki davacıların isimlerinin karar başlığında gösterilmemesi,
2-) Hükmedilen bedele dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekirken, kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi,
3-) Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, 02.11.2011 tarihinde yürürlüğe giren 662 sayılı K.H.K."nın 58. maddesi uyarınca genel bütçeli idareler arasından çıkartılarak özel bütçeli idareler arasına alınması nedeniyle, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi hükmünden kaynaklanan yargı harçlarından muafiyeti kaldırıldığı halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-) Dava kısmen reddedildiği halde, kendisini vekille temsil ettiren davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
a-) Gerekçeli kararın karar başlığı davacı bölümüne, (... ..., .... ..., ... ..., .... ..., .... ...) ad ve soyadlarının ayrı ayrı eklenmesine,
b-) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin (f) alt bendinde yer alan (kamu alacakları için uygulanmakta olan en yüksek faiz) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (yasal faiz) ibaresinin yazılmasına,
c-) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının harca ilişkin (7) numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Alınması gereken 27,70-TL maktu harcın davalı idareden tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,) cümlesinin yazılmasına,
d-) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Davalı idare vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.500 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı idareye verilmesine) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.