5. Hukuk Dairesi 2020/8130 E. , 2021/13844 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü 201 parsel sayılı taşınmazın 1970 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında 07.05.1945 tarih ve cilt: 30, sahife:103, sıra:100 de kayıtlı tapu kaydına istinaden 28.828,00-m2 olarak davacılar murisi ... adına tespit edildiği, yapılan tespite karşı Orman Genel Müdürlüğü ve Maliye Hazinesi tarafından ... Tapulama Hakimliği"nin 1979/51 Esas sayılı dosyası ile davacıların da aralarında bulunduğu maliklere karşı dava konusu 201 parsel numaralı taşınmazın orman tahdidi sınırları içerisinde kaldığı iddiasıyla 24.05.1973 tarihinde açılan tapulama tespitinin iptali davasında, ... Tapulama Hakimliğinin 25/12/1985 tarih 1979/51 Esas- 1985/39 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilerek orman tahdidi içinde bulunan 14.756 m2"lik kısmın ormanın kayıtlı bulunduğu kütüğe aktarılmasına, orman tahdidi dışında olduğu anlaşılan 14.072 m2"lik kısmın veraset ilamındaki hisseleri nispetinde aynı parsel numarası ile ... mirasçıları adına kayıt ve tesciline karar verildiği ve Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 27.05.1988 tarih 1987/14415Esas-1988/9535 Karar sayılı ilamı ile onandığı, karar düzeltme yoluna gidilmeyerek 29.07.1988 tarihinde kesinleştiği, akabinde 18.03.1986 tarihinde ...Bakanlığı adına ... Muhakemat Müdürlüğünce ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1986/24 Esas sayılı dosyası ile dava konusu 201 parsel sayılı taşınmazın 1940 yılından beri askeri birlikler tarafından yerleşim ve eğitim alanı olarak kullanılageldiği ve taşınmazın halen bu özelliğini koruduğu ileri sürülerek 221 sayılı Kanun gereğince Maliye Hazinesi adına tapuya tescilli talepli dava açılmış olup ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1986/214 Esas, 1989/942 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile ... İlçesi, ... Köyü 201 parsel sayılı 14.072 m2 yüzölçümlü ... mirasçıları adına kayıtlı olan taşınmazın tapusunun iptaline 221 sayılı Kanun uyarınca ...Bakanlığı adına tahsis edildiği belirtilmek suretiyle Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline karar verildiği ve temyiz edilmeksizin 07.05.1990 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 07.08.2012 tarihinde 14.072,00 m2 yüzölçümlü 201 parsel sayılı taşınmaza yönelik açıldığı anlaşılmıştır.
221 sayılı Kanunun 1. maddesinde ""6830 sayılı İstimlak Kanunu"nun yürürlüğe girdiği 09.10.1956 tarihine kadar kamulaştırma işlemine dayanmaksızın, Kamulaştırma Kanunlarının gözönünde tuttuğu maksatlara fiilen tahsis edilmiş olan gayrimenkuller ilgili amme hükmi şahsı veya müessesesi adına tahsis tarihinde kamulaştırılmış sayılır” hükmü yer almaktadır.
Dosya kapsamından davacı taraf murisi ... adına tapuda kayıtlı olan ... İli, ... İlçesi, ... Köyü 201 parsel sayılı taşınmaza ...Bakanlığı"nca 1940 yılından beri askeri birlikler tarafından yerleşim ve eğitim alanı olarak kullanılması suretiyle 09.10.1956 tarihinden önce fiilen el atıldığı, idarenin 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde kadastro öncesi nedenlere ve 221 sayılı Kanuna dayanarak tapu kayıt maliklerine husumet yöneltmek suretiyle açtığı tapu iptali ve tescil davası sonucu davacı tarafın tapu kaydının iptal edildiği, davacı tarafın bu nedenle TMK"nın 1007. maddesi kapsamında tazminat talep ettiği ve mahkemece davanın kabulü ile tazminata hükmedildiği anlaşılmış ise de; davacı tarafın zararı tapu kaydının oluşturulması sırasında Devletin aktif ya da pasif eylemlerinden değil 221 sayılı Yasa gereğince taşınmazın kamulaştırılmış sayılmasından kaynaklanmakta olup, somut olayda tapu kaydının tutulmasından kaynaklanan bir zarar söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 24/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.