12. Ceza Dairesi 2018/3440 E. , 2020/3749 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle öldürme
Hüküm :TCK"nın 85/1, 22/3, 62, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ve ölenin Balıkesir Polis Meslek Yüksek Okulunda tanışıp arkadaş oldukları, bir yıl aynı sınıfta eğitim görüp ardından Siirt iline kura çektikleri, Siirt ilinde sanığın Polisevinde 412 numaralı odada, ölen ...’in de 402 numaralı odada kaldıkları, olay günü ikisinde görev saatini 19:00 olması sebebiyle gündüz beraber vakit geçirdikleri sanığın sabah 11;30 civarında ölenin odasına gittiği, birlikte cuma namazına gitmek için odadan ayrıldıkları bu sırada sanığın silahını ölen ...’ın çekmecesine koyduğu, namazdan sonra sanık ile ölenin birlikte vakit geçirdikleri, saat 17:00 sıralarında sanığın tekrar ölen ...’in odasına gittiği bir müddet birlikte kaldıktan sonra sanığın işe gitmek için hazırlanmak üzere kendi odasına gittiği sanığın bu sırada silahını Serdar’ın odasında bıraktığını hatırladığı , Serdar’ın odasına gittiğinde çekmeceden silahı aldığı , silahı doldur boşalt yaparak beline taktığı , bu sırada Serdar’ın sanığa " bir çatışma olsa silahını nasıl hızlı çekersin " dediği ve kendi silahını alıp sanığa nasıl silah çektiğini gösterdiği, sanığında bunun üzerine belinden silahı çekip hızlı dolduruş yaptığı ve o esnada silahın patlayarak Serdar’a isabet etmesi neticesinde Serdar’ın hayatını kaybettiği olayda; sanık savunması ve dinlenen tanık beyanları göz önüne alındığında, sanıkla ölenin arkadaş oldukları, aralarında herhangi bir husumet görülmediği, olayın hemen akabinde sanığın yardım istemek amacıyla dışarıya koşturduğu ve yaşanan olaydan üzüntü duyduğunun anlaşıldığı , sanığın iki yıl silah eğitimi almış olması sebebiyle belinden çıkardığı tabancanın ateş alma ihtimalini öngörebileceği ancak sanığın meydana gelen neticeyi öngörmesine rağmen ölüm neticesine yönelik bir isteğinin bulunmadığı, olası kast ve bilinçli taksir öngörme unsuru itibariye örtüşmesine rağmen, isteme unsuru bakımından ayrılması da göz önünde bulundurulduğunda mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki olası kastla öldürme suçundan sorumlu tutulması gerektiğine yönelik bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik inceleme ile karar verildiğine ve sair nedenlere ilişkin, katılanın sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek, temel cezanın alt sınırdan bir miktar daha uzaklaşılmak suretiyle makul ölçüde tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak eksik cezaya hükmolunması;
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 17.06.2020 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.