20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/7433 Karar No: 2018/423 Karar Tarihi: 22.01.2018
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/7433 Esas 2018/423 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum olan sanığın temyiz başvurusunu inceledi. Tebligatın usulsüz yapıldığına karar veren mahkeme, sanığın ilk mahkumiyet hükmünden ikinci mahkumiyet hükmü verildiği tarihe kadar olan dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğunu belirledi. Bu nedenle mahkumiyet kararını bozdu ve sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verdi. Karar, 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince alındı.
20. Ceza Dairesi 2017/7433 E. , 2018/423 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Tebligat memuru, tebliğ yapılacak kişinin veya onun adına tebligatı almaya ehil kişilerin adreste bulunmamaları halinde, bu kişilerin adreste bulunmama sebeplerini komşu, yönetici, kapıcı vb. kişilere sorarak araştırmalı, tespitlerini onların beyanlarını ve imzalarını alarak tebliğ mazbatasına şerh etmeli ya da imzadan imtina etmeleri halinde bu durumu tebliğ mazbatasına şerh etmelidir. Dosya içerisindeki gerekçeli kararın tebliğine ilişkin tebligat parçasında ise, söz konusu adresin sanığın mernis adresi olduğundan bahisle Tebligat Kanunu"nun 21/2 maddesine göre tebliğ edildiği belirtilerek sanığın adreste bulunmama sebebi komşu, yönetici vb. kişilerden sorulup araştırılmadan bu konuda herhangi bir açıklama yazılmadan yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından; öğrenme üzerine sanığın kararı süresi içerisinde temyiz ettiği belirlenerek, tebliğnamenin bu konuya ilişkin temyiz isteminin reddi düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede; Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin verilen ilk mahkûmiyet hükmünün tarihi olan 04.12.2008 tarihinden ikinci mahkumiyet hükmünün verildiği 24.01.2017 tarihine kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık dava zamanaşımı süresinin dolduğu, zamanaşımı kesen ve durduran bir nedenin tespit edilemediği anlaşıldığından; hükmün BOZULMASINA; 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 22.01.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.