Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/2335 Esas 2017/1676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2335
Karar No: 2017/1676
Karar Tarihi: 05.06.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/2335 Esas 2017/1676 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/2335 E.  ,  2017/1676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ayıplı iş bedelinin tazmini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, arsa sahibi olan müvekkilinin eşi ... ile davalı arasında 18.08.2006 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye göre dava dışı arsa sahibi ..."ye verilmesi gereken 1 ve 6 numaralı dairelerin, ..."nin isteği üzerine müvekkiline verildiğini, 13.10.2008 tarihinde iskân izinleri alındıktan sonra fiilen teslim edilen dairelerde, sözleşme ile kararlaştırılan bir kısım işlerin eksik ve ayıplı olduğunu ileri sürerek, 1 ve 6 numaralı dairelerin mevcut durumu ile sözleşmeye göre olması gereken arasındaki farkların ve bunların sözleşmeye uygun hale getirilmesi için gerekli olan bedelin tespitine, bu tespite dayalı olarak her bir daire için 20.000,00 TL olmak üzere, şimdilik toplamda 40.000,00 TL"nin davalıdan tahisilne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, 2008 yılında fiilen teslim edilen dairlerin tapularının 12.01.2009 tarihinde çıkartıldığını, davacının hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeden dairleri teslim aldığını, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, Dairemizin ""dava dışı arsa sahibinin sözleşmeden doğan haklarını davaya temlikine ilişkin araştırma yapılmadığı"" gerekçesiyle uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 15.07.2008 tarihli temliknameyi ibraz etiği, ne var ki dava konusu bağımsız bölümlerin inşaat aşamasında iken değil, yüklenici tarafından bitirilip arsa sahibine teslim edildikten sonra 25.12.2008 tarihinde davacı tarafından satın alındığını, nitekim; bu durumun, dava dilekçesinde de aynen ""13.10.200 tarihinde iskân izinleri alındıktan sonra fiilen de teslim edilmiştir."" denilmek suretiyle ifade edildiği, bu durumda davacının yükleniciye karşı herhangi bir talepte bulunamayacağı, davalının davada pasif ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava konusu taşınmazlar 15.07.2008 tarihinde sözleşme hakları ile birlikte temlik alınmıştır. Hukuki ve fiili teslim bu tarihten sonradır. Bu nedenle, davacının bağımsız bölümlerdeki eksik ve ayıplı işleri talep hakları bulunmaktadır. Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece bozma ilamı doğrultusunda gerekli araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.