Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/1607 Esas 2018/11837 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1607
Karar No: 2018/11837
Karar Tarihi: 10.12.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/1607 Esas 2018/11837 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/1607 E.  ,  2018/11837 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki malın ayıplı olması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Kendi adlarına asaleten, ... A Bölgesi Yönetimini temsilen davacılar, ...A Bölgesi"nde hem yönetim kurulu üyeleri hem de malik olduklarını, davalıların ortak girişimle... A Bölgesi"nde bulunan yapıları inşa ettiğini ve sattığını, sitede bulunan bazı blok yapıların mantolamalarında oluşan çatlamalar ve dökülmeler nedeniyle sıkıntılar yaşandığını, son bir iki yıl içinde çeşitli defalar bina mantolamasına ilişkin kaplama malzemelerinin kendiliğinden söküldüğünü, yüksek katlı binalarında can ve mal güvenliğini tehdit ettiğini, davalı ortak girişimle site yönetimi adına bu konuda defalarca görüşmeler yapıldığını ve ayıbın giderilmesinin talep edildiğini ancak ... süresinin dolduğu gerekçesiyle herhangi bir sorumlulukları kalmadığının beyan edildiğini, son olarak 18.02.2015 tarihinde gönderilen ihtarnameye rağmen sorunun giderilmediğini, ayıba karşı sorumluluğun konutlarda 5 yıl süreli olduğunu ve bu sürenin dolmamış olması yanında bahse konu imalat hatasının ağır bir kusur olduğunu ve davalıların sorumluluğunda zamanaşımının işlemeyeceğini, keşif sırasında da görüleceği üzere D4 Blok, C3 Blok, A2 Blok ve C4 Blok yapılarında bir veya daha fazla alanlarda açılmalar bulunduğunu beyan ederek ortak alanlardaki bina mantolamasına ilişkin ayıpların davalılar tarafından ücretsiz olarak onarılmasına, aksi tartirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 20.000,00 TL tutarında tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Davalılar, site yönetiminin bu davayı açmakta dava ehliyeti olmadığını, ayıp ihbar yükümlülüğüne uyulmadığını ve davanın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacılar, eldeki dava ile maliki bulundukları bağımsız bölümlerin yer aldığı ve yönetim kurulu üyesi oldukları ... A bölgesinde bulunan D4 Blok, C3 Blok, A2 Blok ve C4 Blokta mantolamaya ilişkin ayıpların davalılar tarafından ücretsiz olarak giderilmesi, aksi taktirde bedelinin ödenmesi amacıyla eldeki davayı açmışlardır. Mahkemece; "".. davalı tarafça yargılamanın başlangıcında ve deliller toplandıktan sonra yapılan davacıların sıfatına zamanaşımına ayıp ihbarının eksikliğine ve esas nitelendirmeye yönelik savunmaların ve itirazların somut çekişme ile uyumlu olduğu görülmekle davanın usul ve esas yönleri ile reddine karar vermek.."" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği şeklinde ibareler kullanılarak, davanın hem usulden hem de esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Oysa ki, bir davada usul yönünden red sebepleri mevcut ise, bu husus davanın esasının incelenmesine engel teşkil edeceğinden, işin esası incelenmeksizin davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, davanın hem usulden hem de esastan reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacıların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.