MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın daha önce ortağı ve yetkilisi olduğu şirketteki hisselerini ve yetkilerini 2007 yılında devredip şirketten resmen ayrılmış olmasına karşın geri planda fiili olarak şirket işlerini yürüttüğü, bu bağlamda katılan firmayla iki yıl boyunca ticari alışveriş yapıldığı, 2009 yılında borçlu şirketin yetkililerince düzenlenen çeklerin katılan firma tarafından bankaya ibrazında karşılıksız çıktığı, borçlu şirketin iflas etmesi nedeniyle başlatılan icra takiplerinin sonuçsuz kaldığı, böylece sanığın muvazaalı olarak şirketten ayrılmasına karşın borçlu şirketin yetkilisiymiş gibi ticari iş ve işlemlerine devam etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; sanığın cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.