11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5728 Karar No: 2019/2375 Karar Tarihi: 07.03.2019
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/5728 Esas 2019/2375 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın 2008-2011 yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında mahkeme kararı çıkmıştır ve sanık mahkum olmuştur. Ancak, kararda eksik inceleme yapıldığı ve sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, kanun maddeleri olarak TCK'nin 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ve Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı belirtilmiş ve hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği vurgulanmıştır.
11. Ceza Dairesi 2016/5728 E. , 2019/2375 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık hakkında 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, şirketi arkadaşı ... ile birlikte kurduğunu, şirketin üç ay faaliyette bulunduğunu, alacaklarını tahsil edemeyince faaliyetini devam ettirmediğini, şirketi feshettiğini belirtmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suça konu faturaları kullanan kişi/şirketler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının ilgili vergi dairesinden sorulması, yapılmış ise vergi raporlarının dosya arasına alınması, bu kişi/şirketler hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, sanığın savunmasında adı geçen şirket ortağı ...‘nun tanık olarak ifadesine başvurulması, suça konu faturaları kullanan kişi/şirket yetkilileri de dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı ve ortağını tanıyıp tanımadıklarının sorulması, gerektiğinde temin edilecek faturalar ve matbaa basım formları üzerinde yer alan yazı ve imzaların sanığa ve şirket ortağı ...‘ya aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra, toplanan tüm delillere göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nin 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yeralan hak yoksunluğunun sanıkların sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.