23. Hukuk Dairesi 2015/2657 E. , 2017/1668 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan muhtelif tarihli iş emri formu kapsamında müvekkil şirketin davalıya uçak onarım bakım hizmetiyle birlikte eğitim hizmeti verdiğini, müvekkilinin uçak bakım hizmetinden kaynaklanan alacağının altı adet faturaya bağlandığını ve 31.389,05 USD anapara ile 25.08.2006 tarihi itibariyle hesaplanmış 2.568,53 USD faiz alacağının doğduğunu, faturaların davalıya tebliğine rağmen ödenmediğini, davalı taraf ile imzalanan iş emri formlarında ödemede gecikme halinde aylık % 1,5 USD faiz ödeneceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, 31.389,05 USD anaparanın 25.08.2006 tarihi itibariyle işlemiş 2.568,53 USD faiz ve işleyecek aylık yüzde % 1,5 USD faiziyle birlikte aynen veya fiili ödeme tarihinde ki TCMB efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle ayrıca beş adet faturaya dayalı toplam 92.063,30 USD"lik eğitim hizmet satışından kaynaklı alacağından yapılan 2.531,10 USD"lik ödemenin mahsubu sonrası toplam 89.532,05 USD anapara alacağının fatura tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 4/a maddesi uyarınca hesaplanacak faiz alacağının aynen veya fiili ödeme tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın davalı şirkete verdiği uçak onarım bedelinden dolayı 31.389,05 USD ile birlikte ayrıca eğitim hizmet bedelinden dolayı 89.532,20 USD olmak üzere toplamda 120.921,25 USD alacaklı olduğu, davacının alacağını faturalara bağladığı, faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle bu kayıttan dolayı artık faturaların davalıya teslim edildiği hususunu araştırmaya gerek olmadığı, ancak davacının davalıyı temerrüde düşürür bir belgeye rastlanılmadığından dolayı iş takip formlarındaki faiz konusundaki düzenlemenin davalıyı temerrüde düşürmesi için yeterli olmadığı, yani temerrüdün davayla başladığı, faiz isteminin ancak dava tarihinden itibaren istenebileceği, keza ıslah edilen bedel yönünden ise alacağın ıslah tarihinden itibaren verilebileceği ve faizin de bu tarihten itibaren uygulanabileceği, davalı tarafın ödeme konusunda dosyaya belge ve bilgi sunmadığından bu alacağın ödenmediği gerekçesiyle, davanın faiz dışında ana alacak yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davalı şirketin yargılama sırasında 08.10.2010 tarihinde iflas ettiği ve kararın 11.04.2012 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır. İİK"nın 194. maddesi amir hükmüne göre; hakkında iflas kararı verilen davacı ve davalı hakkındaki hukuk davaları durur ve ikinci alacaklılar toplantısından 10 gün sonra devam eder. Mahkemece bu amir madde hükmüne uyulmadığı ve yargılamaya devam edilerek karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken; ikinci alacaklılar toplantısının beklenilmesi ve ikinci alacaklılar toplantısı yapıldıktan sonra da iflas idaresi temsilcilerine tebligat yapılarak yargılamaya devam edilmesi, bu arada davacıya da mehil verilerek alacağın iflas masasına kaydının sağlanması, alacak masaya kayıt edilir ise dava konusuz kaldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına, alacak kayıt edilmezse, bu durumda davaya iflas idaresi aleyhine kayıt kabul davası olarak devam edilmesinden ibarettir. Mahkemece, bu hususlara riayet edilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.