Esas No: 2020/25314
Karar No: 2022/2764
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/25314 Esas 2022/2764 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın hakaret ve tehdit suçlarından mahkumiyeti temyiz edilmiş, ancak itiraz reddedilmiştir. Kararda yer alan belgelere ve gerekçeye göre, suçun işlendiği yerin belirlenmesi ve aleniyet ögesinin oluşup oluşmadığının tespiti yapılmamıştır. Ayrıca, hapis veya adli para cezasının seçiminde yeterli gerekçe gösterilmemiş ve uzlaştırma işlemleri yeterince gerçekleştirilmemiştir. Bu nedenlerle, karar bozulmuştur ve yeniden değerlendirme yapılması gerekmektedir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 125/4, 106/1-1, 3; CMK'nın 253/3, 254, 251, 251/1; Anayasa'nın 38; 5237 sayılı TCK'nın 7; 5320 sayılı Kanunun 8.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığın olay günü katılanın evinin önüne giderek hakaret ettiğinin iddia ve kabul edildiği olayda, eylemin, evin yola bakan dış kapısının önünde gerçekleştiğinin belirtilmesi karşısında, öncelikle suçun işlendiği yerin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve aleniyet ögesinin oluşup oluşmadığının tespiti ile sonucuna göre TCK'nın 125/4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2-TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiği kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek açıklanmalı, daha sonra da alt ve üst sınırlar arasında kanuni ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmeli, TCK’nın 3. maddesinde yer alan “suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” ilkesi de gözetilmelidir. Bu açıklamalar ışığında somut olayda, sanık hakkında yeterli gerekçe gösterilmeden hakaret suçundan hüküm kurulurken seçimlik cezalarda temel ceza olarak hapis cezasının tercih edilmesi,
3-Sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından kamu davası açıldığı, her ne kadar sanığın hakaret eylemi uzlaşma kapsamında olup, kovuşturma aşamasında taraflara uzlaşma teklifi yapılmış ise de, bu tarihte sanığa atılı TCK’nın 106. maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenmiş olan tehdit suçunun uzlaşma kapsamında olmadığının ve CMK’nın 253/3. fıkrasının ikinci cümlesi dikkate alındığında kovuşturma aşamasında yapılan uzlaşma teklifinin geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında, 6763 sayılı Kanun ile değişik, CMK'nın 253. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK’nın 106. maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması nedeniyle somut olayda CMK’nın 253/3. madde ve fıkrasının ikinci cümlesinin uygulanma imkanının ortadan kalktığı, bu nedenle de sanık hakkında atılı tehdit ve hakaret suçlarına ilişkin CMK'nın 253 ve 254. maddelerinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4- (1) nolu bozma uyarınca hakaret suçunun aleni olarak işlenmediği kanaatine varılması ve uzlaşmanın sağlanamaması durumunda ise, 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren tehdit ve hakaret suçlar yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca “cezayı aleyhe değiştirme yasağının” dikkate alınmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.