15. Hukuk Dairesi 2020/1286 E. , 2021/400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan ilave iş bedelinin tahsili istemine yönelik olup mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm davalı vekilince temyiz olunmuştur.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşmiş olan cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Davacı, taraflar arasında 27.08.2012 tarihinde Van İlinin muhtelif yerlerinde 10 km kanalizasyon hattı yenilenmesine ilişkin birim fiyat sözleşme aktedildiğini, yüklenilen işin zamanında ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirildiğini, hakedişlerle sadece teknik şartnamede belirtilen iş kalemleri üzerinden hesaplama ve ödeme yapıldığını, ancak fazladan yapılan kazı, tuvenan, kırmataş, kesilen asfalt miktarı, kazı, moloz miktarları yönünden fazla imalâtı bulunduğunu, fazla yapılan iş bedelinin 816.842,02 TL olduğunu, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 500.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, Davalı idare ise, yüklenici ile birlikte hazırlanan ve beraber imza altına alınan metraj ataşmanında belirtildiği gibi iş mahallinde yapılan ölçüm sonucu çıkan bedelin ödendiğini, fazla iş yapılmadığını, davacının fazladan kazı yapıldığı iddiasınında doğru olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece davacı yüklenicinin sözleşmenin eki niteliğindeki Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümleri uyarınca hakedişlere süresinde itiraz etmediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen hüküm Dairemizin 27.03.2018 tarih, 2016/5006 Esas, 2018/1186 Karar sayılı ilamı ile Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin hakedişlere girmeyen imalat kalemleri ve metraj kalemlerinin hakedişlere girse dahi sözleşme dışı olduğu için ve metraj yönünden de hakedişlere itiraz gerekmediğinden itirazın gerekli olmadığı ve mahkemece kesin hesabın çıkartılabilmesi için uzman bilirkişi heyeti marifetiyle keşif icra edilerek Şartname’nin 21. maddesi gözetilerek birim fiyatlı sözleşmelerde %20’ye kadar sözleşme fiyatlarıyla artan kısmın ise TBK’nın 529. maddesi gereğince vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı yıl serbest piyasa fiyatlarıyla hesaplama yapılması gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak, talep edilen fazla imalat kalemlerine yönelik olarak; davacının toplamda asfalt kesim uzunluğunun 2.862,60 m2 olduğu, davacıya 286,26 m2 üzerinden ödeme yapıldığı, sözleşmeye göre kesim miktarının 800 m2 olduğu, 2.576,34 m2 asfalt kesim miktarının ödenmediği, ancak dava dilekçesinde açıkça 1.431,30 metre asfalt kesimi yapıldı belirtildiği için 1.145,04 metre üzerinden hesaplama yapılması ile davacı alacağının 19.465,68 TL, moloz nakline ilişkin olarak ise fazla yapılan moloz miktarının 15.292,812 ton imalat ile alacağın 91.756,87 TL olduğu, kırmataş nakline ilişkin ise 21.867,444 m3 malzemenin inşaat sahasına taşındığı ve bu kalem yönünden davacıya ödeme yapılmadığı davacı alacağının 153.072,11 TL toplam alacağın ise 264.294,00 TL olduğu, diğer alacak kalemlerine yönelik olarak ise davanın reddinin gerektiği gerekçesiyle davanın 264.294,00 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.Yargıtay"ın bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararı uyarınca işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile, bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulî müktesep hak doğmuştur, yine sözleşmenin ekleri arasında Yapım İşleri Genel Şartnamesi ve Teknik Şartname sayılmış olup anılan ekler 6100 sayılı HMK"nın 193. maddesi gereğince delil sözleşmesi niteliğinde olup, tarafları bağladığı gibi mahkemece de resen dikkate alınmalıdır. Bozma ilamına uyan mahkemece, bozma doğrultusunda bilirkişi heyetinden 24.04.2019 tarihli kök rapor ve 12.11.2019 tarihli ek rapor alınmış ve bu raporlar hükme dayanak alınarak karar verilmiş ise de; düzenlenen bilirkişi raporlarının ve verilen kararın bozmaya uygun olduğu söylenemez. Taraflar arasında düzenlenen akdedilen sözleşmenin 8.2.1 maddesinde sözleşmenin ekleri arasında Teknik Şartnamede sayılmış olup, Teknik Şartname’nin 49/18. maddesinde “… söz konusu tesis inşaatına ait her türlü imalatta kullanılacak malzemenin (tüvenan, kum-çakıl, stablize, granülometrik kum-çakıl, kırmataş, taş vs.) temini için idare tarafından ocak yeri gösterilmeyecek ve bu hususlarla ilgili olarak yüklenici herhangi bir talepte bulunmayacaktır. Yüklenici, inşaat bünyesinde kullanacağı ve idarece uygun görülecek ilgili standartlara uygun nitelikteki her türlü malzemenin temin edeceği yeri dikate alarak teklif verecektir…” hükmü bulunmakta olup, bu hükme göre yüklenicinin kırmataş nakline yönelik isteminin reddi gerekirken bilirkişi raporunda hesaplanan 153.072,11 TL alacağa hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca yine bozma ilamında ilave iş bedelinin şartnamenin 21. maddesi gereğince %20’ye kadar işin sözleşme fiyatları, bakiye işin ise yapıldığı yıl serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerektiğine belirtilmiş olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sözleşme kapsamında olan imalatlar ile dışındaki imalatların oranı denetime açık bir şekilde karşılaştırılmaksızın sözleşmedeki birim fiyatların serbest piyasa rayiçleri ile aynı olduğu kabul edilerek sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş; konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması ile reddi gereken kırmataş nakline ilişkin alacak kalemi dışındaki asfalt kesilmesi ile kazı ve moloz nakline ilişkin poz kalemlerine ilişkin sözleşme ve eklerinde belirtilen hesaplama yöntemine uygun şekilde rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve eksik araştırma ile davanın kısmen kabul edilmesi doğru olmamış hükmün bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1 no.lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, kararın 2 no.lu bent uyarınca hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.