Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/22850 Esas 2017/2457 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/22850
Karar No: 2017/2457

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/22850 Esas 2017/2457 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2015/22850 E.  ,  2017/2457 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, nafaka, maddi ve manevi tazminatlar ile miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Mahkemece belirlenen kusurlu davranışlarına göre, davacı erekğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı erkekten kaynaklanan davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir olayın varlığı kanıtlanamamıştır. Bu nedenle, Türk Medeni Kanununun 174/2. madde koşulları oluşmadığı halde, davalı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 08.03.2017 (Çrş.)

    (Muhalif)



    KARŞI OY YAZISI

    Mahkemece, tarafların resmi nikah kıydıkları, henüz düğün yapmadıkları gibi bağımsız bir konut temin etmedikleri ve taraflar arasında yaşanılanların evlilik birliğini sarstığı, evliliğin devamının imkansız hale geldiği, tarafların aile olmaktan kaynaklanan yükümlülüklerini karşılıklı olarak yerine getirmedikleri ve getiremeyecekleri, bu olayların aile birliğini temelinden sarstığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına karar verilmiş ve davacı erkek ağır kusurlu kabul edilerek kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. Hüküm, davacı erkek tarafından temyiz edilmiş, davalı kadın temyiz talebinde bulunmadığından mahkemece belirlenen kusurlar kadın yönünden kesinleşmiştir.


    .../...




    Dosya kapsamından davacı erkeğin çalıştığı, resmi nikahın yapılmasından sonra gittiği, tarafların bir arada yaşamadıkları, diğer bir deyişle cinsel birlikteliğin olmadığı, davacının nikah tarihinden dört ay sonra vize işlemlerini yapmak için geldiği, tarafların birlikte gittikleri konsolosluğunda tartışmalarından sonra bu davanın açıldığı, davalı kadının annesinin, kendisini arayan ve kızının konsoloslukta problem çıkardığını söyleyen davacıya "yüzüğü çıkarıp atsaydın" dediği anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, düğün yapmama kusur olarak erkeğe yüklenemez. Erkeğin Fransa"da ev açmadığı yönündeki vakıa da iddiadan ibaret olup, kanıtlanmamıştır. Bu durumda, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda iki tarafın da eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemenin taraflara kusur olarak yüklediği vakıaların kadın yönünden hafif, erkek yönünden ise, ağır kusur şeklinde kabulü dosya kapsamı ile bağdaşmaz. Bu sebeple, kadın yararına maddi tazminata hükmedilmesinin de doğru olmadığı görüşünde olduğumdan, sayın çoğunluğun bu yöne ilişkin onama kararına katılmıyorum.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.