11. Hukuk Dairesi 2019/4915 E. , 2020/1254 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy (Kapatılan) 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 21/12/2016 tarih ve 2015/67 E- 2016/206 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 18/09/2019 tarih ve 2019/1478 E- 2019/1771 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ise de 09/12/2019 tarihinde davacı vekili tarafından verilen davadan vazgeçme dilekçesi de dikkate alınarak, dosyanın incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait " POLO " ve at üstünde polo oyuncusu figürlü şekil markaların Paris sözleşmesi ve 556 sayılı KHK"nun 7/i ve 8/4 maddeleri uyarınca tanınmış markalar olduğunu, davalının kötü niyetli olarak “POLOCOUNTRY" ibareli markayı 2012/36775 sayı ile tescil ettirdiğini, dava konusu markanın davacıya ait “POLO” esas unsurlu markaları ile benzerlik gösterdiğini ileri sürerek davalıya ait markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, markalar arasında benzerlik bulunmadığını, başvurunun kötü niyetli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraf markaların gerek görsel gerekse işitsel açıdan birbiriyle benzediği, ortalama tüketiciler nazarında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davaya konu markanın tescil edildiği tarih itibariyle davacı markasının tanınmış olduğu, buna göre davalının tescilinin kötü niyetli olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili istinaf etmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, davalı vekilinin istinaf talebinin HMK"nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyizi üzerine Dairemiz’in 29/04/2019 tarih 2018/1612 - 2019/3226 sayılı ilamıyla bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı yanın istinaf başvurusunun reddine, davanın kabulü ile, davalı adına TPMK"de tescilli 2012/36775 tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, karar kesinleştiğinde TPMK"ya bildirilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine inceleme yapan Bölge Adliye Mahkemesince yazılı şekilde ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne, davalı adına TPMK"de tescilli 2012/36775 tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmiştir. Ancak, karar tarihinden sonra davacı vekili tarafından 09.12.2019 tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiği bildirilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup, davadan feragat hüküm kesinleşinceye kadar yapılabileceği ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi, yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğuracağından, davacı vekilinin davadan feragata ilişkin dilekçesinin, vekaletnamesinde bu hususta özel yetki bulunduğu da gözetildiğinde, HMK’nın 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu anlaşılmış, Yargıtay İBK’nın 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nın 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.