11. Hukuk Dairesi 2019/3114 E. , 2019/5291 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 25.06.2014 tarih ve 2012/195-2014/193 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının Yeşilhisar Kayadibi köyündeki elma bahçelerini davalıya sigorta ettirdiğini, elma bahçelerinin dolu hasarına uğradığını, eksperin hasar tespiti yaptığını ileri sürerek 19.225.- TL hasar bedeli alacağının dava tarihinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davalının içinde Ergo İsviçre Sig. A.Ş"nin de bulunduğu toplam 25 sigorta şirketinden müteşekkil Tarım Sigortaları Havuzu’nun işletmecisi olduğunu, 5363 sayılı Kanun kapsamında kurulduğunu, sigorta poliçesinin Ergo İsviçre Sigorta A.Ş tarafından kendi adına davalı hesabına düzenlendiğini, davacının devlet destekli bitkisel ürün sigorta poliçesinin sigortalısı olduğunu, poliçede yer alan dolu kaybının miktar kaybını ifade ettiğini, olayda kalite kaybı hasarı meydana geldiğini ve bu hasarın teminat kapsamında olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kaspsamına göre, olay nedeniyle meyvelerde yaralanma meydana geldiği, miktar sayımında kaybın bulunmadığının anlaşıldığı, dolu hasarından dolayı miktar kaybı kaybı meydana gelmediği, belirtilen hasar oranlarının kalite kaybına ilişkin olduğu ve kalite kaybının teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, bitkisel ürün sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, sigortalı elma bahçelerinin dolu hasarına uğradığını ileri sürerek hasar bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece dolu hasarından dolayı miktar kaybı meydana gelmediği, belirtilen hasar oranlarının kalite kaybına ilişkin olduğu ve kalite kaybının teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemiz’in 10/09/2018 tarih 2016/14473-2018/5121 sayılı kararında da belirtildiği üzere, davacıya ait elma bahçelerinin dolu rizikosuna maruz kalıp kalmadığı, meydana gelen zararın niteliği (miktar ya da kalite kaybı olarak), zarar miktarının tespiti gibi hususların özel ve teknik bilgiyi gerektirmesine karşın, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda heyette ziraatçı bilirkişi bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, aralarında üniversitelerin ziraat fakültelerinden meyve bitkileri bölümlerinde görevli uzman akademisyen ile sigortacının bulunduğu bir bilirkişi heyeti oluşturulup, dava konusu elma ağaçlarının dolu olayından dolayı hasara uğrayıp uğramadığı, hasarın teminat içinde olup olmadığı, hasar teminat içindeyse poliçede yer alan muafiyet oranları da gözetilmek suretiyle talep edilebilecek tazminatın tutarı, varsa poliçe zeyili ve içeriği ile somut olayla bağlantısı, davalı tarafından prim iadesi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise primin tazminat hesabından mahsubunun gerekip gerekmeyeceği gibi hususlar üzerinde durularak tarafların kanıtları, hasarlı bahçelerde çekilmiş fotoğraflar, Ziraat Odası tarafından tutulan tutanak ve ekspertiz raporları ile dosyadaki diğer bilgi ve belgeler ile sigorta poliçesi hükümlerinin de değerlendirildiği denetime ve hükme esas almaya elverişli bir bilirkişi raporu alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.