Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2021/1985
Karar No: 2021/6212
Karar Tarihi: 13.12.2021

Danıştay 10. Daire 2021/1985 Esas 2021/6212 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1985
Karar No : 2021/6212

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. ...
2-... Bakanlığı
VEKİLİ: ...
3- ... Bakanlığı
VEKİLİ: ...
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- ...
2- ... Mirasçıları
-...
-...
-..
-...
3- ...
4- ...
5- ...
6- ...kendisine asaleten
...'e vesayeten)
7- ... (kendisine asaleten ... ve
...'e velayeten)
8- ... Mirasçıları
-...
- ...
- ...
- ...
- ...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN_KONUSU : Davacılar tarafından, mülkiyeti Elazığ Valiliği İl Özel İdaresine ait olan ve Baskil Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından işletilen Baskil Feribotunun 29/08/2002 tarihinde alabora olması sonrasında hayatlarını kaybeden yakınlarından dolayı davalı idarelerin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen, müteveffa ...'in eşi ... için 30.000,00 TL, kızı ... için 20.000,00 TL, kızı ... için 20.000,00 TL tutarında destekten yoksun kalma tazminatı, kazada yaralanan ... (dava devam ederken vefat eden) için iş gücü kaybına uğradığından bahisle 1.000,00 TL olmak üzere toplam 71.000,00 TL maddi (ıslah edilmiş haliyle 444.290,37 TL) ve kaza nedeniyle hayatını kaybeden ... ile ...'in çocukları, ...'in de kardeşleri olan ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ... için 90.000,00 TL, ayrıca kazada boğulma tehlikesi geçirdikleri için ... için 2.000,00 TL, ... için 2.000,00 TL, müteveffa ...'in kardeşi ... (dava devam ederken vefat eden) için 30.000,00 TL, müteveffa ...'in vefatı nedeniyle eşi ... için 40.000,00 TL, kızı ... için 40.000,00 TL, kızı ... için 40.000,00 TL, ayrıca ... için kaza sebebiyle gebeliğin sonlandığından bahisle 10.000,00 TL olmak üzere toplam 794.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 1.238.290,37 TL tazminatın; idarelerin hizmet kusurundan kaynaklandığı, feribotun taşımaya elverişli olmadığı, idarelerin denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediği ileri sürülerek kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, ... İdare Mahkemesince, meydana gelen feribot kazasında 4770 sayılı Ulaştırma Bakanlığı Görevleri ve Kuruluşu Hakkında Kanunu ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan ve dava konusu olayın yaşandığı tarihte yürürlükte bulunan "İç Sularda Çalışacak Taşıma Araçları Yönetmeliği" hükümleri gereğince davalı idarelerin hizmet kusurlarının bulunduğu gerekçesiyle davacıların maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü kısmen reddi ile davacılardan ..., ... ve ...'in maddi tazminat taleplerinin kabulüne, (davacı ... için 329.514,85 TL, ... için 64.984,88 TL, ... için 48.790,64 TL olmak üzere) toplam 443.290,37 TL (ıslah edilmek suretiyle artırılan) maddi tazminatın, davalı idarelerden İçişleri ve Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı'na yapılan ilk başvuru tarihi olan 13/05/2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarelerce davacılara ödenmesine, davacı ... için 66.000,00 TL, ... için 66.000,00 TL, ... için 66.000,00 TL, ... için 66.000,00 TL, ... için 66.000,00 TL, ... için 40.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, dava devam ederken vefat eden ... adına davaya devam eden mirasçıları (..., ..., ..., ..., ...) için 22.000,00 TL, ... için 68.000,00 TL, dava devam ederken vefat eden ...'in davaya devam eden mirasçıları (..., ..., ..., ...) için 68.000,00 TL olmak üzere toplam 588.000,00 TL manevi tazminatın, davalı idarelerden İçişleri ve Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı'na yapılan ilk başvuru tarihi olan 13/05/2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarelerce davacılara ödenmesine, davacı ...'in (vefat ettiğinden adına davaya devam eden mirasçıları ..., ..., ..., ...) 1.000,00 TL'lik maddi tazminat isteminin reddi yolunda verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın kabule ilişkin kısmının davalı idarelerce temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, olayın meydana gelmesinde sorumluluklarının bulunmadığı, olaya uygulanması gereken yönetmeliğin 09/05/1975 tarih ve 15231 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İç Sularda Çalışacak Taşıma Araçları Yönetmeliği olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMALARI : Davacılar tarafından, davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının düzelterek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmının incelenmesi;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar yasal faizin başlangıç tarihi dışında kalan kısımları yönünden usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
İdare Mahkemesi kararının faizin başlangıç tarihine ilişkin kısmının incelenmesi;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Bakılan davada, davacılar tarafından, bilirkişi raporu uyarınca, 23/06/2020 tarihinde Mahkeme kaydına giren dilekçe ile davacılardan ..., ... ve ... için istenen maddi tazminat miktarı 373.290,37 TL daha artırılarak 443.290,37 TL'ye yükseltilmiş, bu dilekçe davalı idarelerden Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına 01/07/2020, Baskil Belediyesi Başkanlığına 07/07/2020, İçişleri Bakanlığına 08/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dolayısıyla artırılan tazminat miktarı bakımından, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın temerrüde düştüğü 01/07/2020, Baskil Belediyesi Başkanlığı'nın temerrüde düştüğü 07/07/2020, İçişleri Bakanlığı'nın temerrüde düştüğü 08/07/2020 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin esasa yönelik temyiz isteminin reddine oy birliğiyle, artırılan miktara işletilecek faizin başlangıç tarihi yönünden kabulüne oy çokluğuyla,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının hüküm fıkrasında yer alan "Davacılardan ..., ... ve ...'in maddi tazminat taleplerinin kabulüne, (davacı ... için 329.514,85-TL, ... için 64.984,88-TL, ... için 48.790,64-TL olmak üzere) toplam 443.290,37 TL (ıslah edilmek suretiyle artırılan) maddi tazminatın, davalı idarelerden İçişleri ve Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı'na yapılan ilk başvuru tarihi olan 13.05.2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarelerce davacılara ödenmesine," şeklindeki 1. fıkrasının "Davacılardan ..., ... ve ...'in maddi tazminat taleplerinin kabulüne, (davacı ... için 329.514,85 TL, ... için 64.984,88 TL, ... için 48.790,64 TL olmak üzere) toplam 443.290,37 TL (ıslah edilmek suretiyle artırılan) maddi tazminatın, 70.000,00 TL'lik kısmının 23.333,33TL'sinin davalı Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı'nca, 23.333,33 TL'sinin davalı İçişleri Bakanlığı'nca, 23.333,33 TL'sinin davalı Baskil Belediye Başkanlığı'nca davalılardan İçişleri Bakanlığı ve Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı'na yapılan ilk başvuru tarihi olan 13/05/2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle; kalan 373.290,37'lik kısmının 124.430,123 TL'sinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığınca 01/07/2020 tarihinden, 124.430,123 TL'sinin Baskil Belediyesi Başkanlığı'nca 07/07/2020 tarihinden, 124.430,123 TL'sinin İçişleri Bakanlığı'nca 08/07/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte adı geçen davacılara ödenmesine" şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Kullanılmayan ... TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davalılardan Baskil Belediye Başkanlığı'na iadesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/12/2021 tarihinde karar verildi.



(X)- KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği kuralı yer almakta olup, anılan maddede, idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının, dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, görevli olmayan adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibarıyla yasal faiz uygulanması, Danıştay’ın yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
Dava şartı olan ön karar için idareye yapılan başvuruda ihlal edilen hakkın yerine getirilmesinin istenilmesi esas olup, idare ile işin esasında ihtilafa düşüldükten, başka bir ifadeyle idare tazminat istemi karşısında direnmeye (temerrüde) düşürüldükten sonra davacının tazminat miktarını dava açarken serbestçe tayinine hukuki bir engel bulunmamaktadır. Nitekim Danıştay’ın yerleşik içtihatları da bu doğrultudadır.
AHİM tarafından, devletin sorumluluğuna ilişkin tam yargı davalarında talep edilen tazminatın daha yüksek olduğunun dava devam ederken anlaşılması durumunda, davacıya talep edilen miktarı arttırma hakkı verilmemesinin adil yargılanma hakkının ihlali olarak kabul edilmesi nedeniyle istemle bağlı olma kuralının sebep olduğu hak kayıplarının giderilmesi amacıyla 2577 sayılı Kanun'un 16. maddesinin 4. fıkrasına 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile, “Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.” cümlesi; aynı Kanun'un 5. maddesi ile de, 2577 sayılı Kanuna Geçici 7. madde olarak, “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dahil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır.” cümlesi eklenmiştir.
Aktarılan düzenlemeyle, nihai karar verilinceye kadar harcı ödenmek ve bir defaya mahsus olmak üzere, “süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin” dava dilekçesinde gösterilen tazminat miktarının artırılmasına imkan verilmektedir. Böylelikle, artırılan miktar açısından da dava dilekçesinin verildiği tarihteki hukuksal koşullar geçerli bulunmaktadır.
Yapılan bu açıklamalar karşısında, miktar artırımına ilişkin dilekçenin yeni bir dava niteliğinde olmayıp mevcut davada talep edilen tazminat miktarının ıslah suretiyle artırımına olanak sağlayan yasal bir hakkın kullanımına ilişkin olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, artırılan tazminat miktarı yönünden davanın kabul edilmesi halinde, yasal faizin başlangıcının bu miktar yönünden de, idarenin uyuşmazlığın esasında ihtilafa, bir başka anlatımla temerrüde düştüğü tarih olduğu; aksi bir durumun hakkaniyete aykırı olacağı sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla; olayda, davacılara ödenecek maddi tazminatın yasal faiz başlangıcının, miktar artırımına ilişkin dilekçe ile artırılan tazminat miktarı yönünden de, davalı idarelere başvuru tarihi olduğu, dolayısıyla mahkeme kararında bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmadığı, kararın bu kısmının da onanması gerektiği oyuyla düzelterek onama yönündeki Daire kararına bu yönden katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi