17. Ceza Dairesi 2018/2323 E. , 2019/5588 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri ve konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I)Sanık hakkında katılan ... Coşkun’a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali ve müşteki ...’e yönelik hırsızlık suçlarından verilen hükümlerin temyiz incelemesinde;
Katılan ... Coşkun’a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçundan ceza verilirken uygulama maddesi olarak TCK’nun 116/1. maddesi yerine 116/2. maddesinin uygulanması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II)Sanık hakkında mağdur ...’e yönelik iş yeri dokunulmazlığının ihlali, müşteki ...’a yönelik hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali, katılan ...’e yönelik hırsızlık ve katılan ... Coşkun’a yönelik hırsızlık suçlarından kurulan hükümlerin yapılan temyiz incelemesinde;
Mahkeme kararının gerekçesinde, sanık hakkında hükmolunan cezalar hükmün açıklanmasının geri bırakılması kapsamında ise de, sanığın kişiliği dikkate alındığında ileride tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluşmadığından ve hakkında farklı bir suçtan almış olduğu hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanması için ihbar bulunduğundan CMK’nun 231. maddesinin uygulanmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında TCK’nun 50,51,231 hükümlerinin tartışılmaması sebebiyle bozma isteyen tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Mağdur ...’e yönelik gerçekleşen iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu açısından, sanığın beyanına göre çay ocağına çay almak için gittiğinde kimsenin olmamasından
istifade ederek kasadan 15,00-20,00 TL çaldığı, mağdurun suç saatine ve gerçekleşme şekline ilişkin bir beyanı olmadığı, dosya kapsamından suçun iş yeri kapalı iken gerçekleştiğine dair bir delil bulunmadığı anlaşılmakla; suçun gündüz vakti açık olan iş yerinde gerçekleştiği kabul edilerek unsurları itibarıyla oluşmayan iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan dolayı sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
2)Müşteki ...’a yönelik gerçekleşen hırsızlık suçu açısından, müştekinin 20/06/2013 tarihli duruşma tutanağındaki zararının karşılandığı ve sanıktan şikayetçi olmadığına dair beyanı karşısında, zararın ne zaman ve ne kadarının karşılandığı ile varsa kısmi iadeye rızası olup olmadığı müştekiye sorulup, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 168. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Müşteki ...’a yönelik gerçekleşen konut dokunulmazlığının ihlali suçu açısından, müştekinin eşinin sabah 08.30’da uyandığında telefon ve ceplerindeki parayı göremediklerini belirtmiş olmaları karşısında eylemin gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu tartışılmadan sanık hakkında TCK’nun 116/4. maddesi uyarınca ceza verilmesi,
4)Katılan ...’e yönelik gerçekleşen hırsızlık suçu açısından, sanığın telefonu inşaatın ikinci katında bulunan ve salonda işçilerin yemek için kullandığı masanın üzerinden alarak uzaklaştığını ifade etmesi, katılanın ise telefonunu üzerini değiştirmek için inşaatta bulunan boş odanın pencere kısmına bırakmış olduğunu beyan etmesi karşısında, sanığın eyleminin inşaatta kilitli tutulan bir odadan gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak, eğer kilitli bir oda değil ise eylemin TCK’nun 141/1. maddesine uyacağı ve bu durumda hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nun 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5)Katılan ... Coşkun’a yönelik hırsızlık suçu açısından, sanığın çalmaya teşebbüs ettiği kumbaranın içinde ne kadar para bulunduğuna ilişkin bir belirleme yapılmadan sanık hakkında TCK’nun 145. maddesi hükümlerinin uygulanması,
6)Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 16/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.