Esas No: 2022/2356
Karar No: 2022/3488
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/2356 Esas 2022/3488 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/2356 E. , 2022/3488 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalılardan ... isimli çalışanın başvurusu üzerine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Grup Başkanlığınca davacı bankanın ... Organize Sanayi Şubesinde inceleme yapıldığını, inceleme sonucunda 5.310,00 TL bedelli idari para cezası tahakkuk ettirilerek 21.11.2018 tarihinde davacı bankaya tebliğ edildiğini, cebri icra tehdidi altında tanzim edilmiş olan idari para cezasını, “cezanın içeriğini kabul etmemek kaydıyla” ve “ihtirazı kayıtlı olarak” 28.11.2018 tarihinde 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 17/6. maddesi gereğince peşin ödeme indiriminden yararlanarak 3.987,50 TL olarak davalı kuruma ödenmek zorunda kaldığını ancak idari para cezasının ekinde davacı bankaya her hangi bir belge ve/veya denetim raporu tebliğ edilmediğini ileri sürerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişleri tarafından düzenlenen denetim raporuna karşı öncelikle ihtiyatî tedbir talebinin kabulü ile raporun sonuç kısmındaki SGK İL Müdürlüğü’ne ve Vergi Dairesi’ne bildirimin ve denetim raporunun eki olan “İşçilere Bildirilecek Hususlar” başlıklı belgede yer alan uygulamanın durdurulmasına, denetim raporunun ve ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’nün 13.11.2018 tarihli 44441152-641.03.02 sayılı 5.310,00 TL bedelli idari para cezasının iptalinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, husumet ve zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, teftiş sonucu 18 işçinin 26/07/2017-06/09/2017 tarihleri arasındaki döneme ilişkin davacı işverenlikte yapılan haftalık fazla çalışma karşılığı %50 zamlı ücretlerinin tahakkuk ve tediyelerinin yapılmadığının belirlendiğini, davacı işverenliğin fazla çalışma ücretlerini ödemeyerek hakkında idarî para cezası tahakkukuna sebebiyet verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 92. maddesine göre:
“91 inci madde hükmünün uygulanması için iş hayatının izlenmesi, denetlenmesi ve teftişiyle ödevli olan iş müfettişleri, işyerlerini ve eklentilerini, işin yürütülmesi tarzını ve ilgili belgeleri, araç ve gereçleri, cihaz ve makineleri, ham ve işlenmiş maddelerle, iş için gerekli olan malzemeyi 93. maddede yazılı esaslara uyarak gerektiği zamanlarda ve işçilerin yaşamına, sağlığına, güvenliğine, eğitimine, dinlenmesine veya oturup yatmasına ilişkin tesis ve tertipleri her zaman görmek, araştırmak ve incelemek ve bu Kanunla suç sayılan eylemlere rastladığı zaman bu hususta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak İş Teftişi Tüzüğünde açıklanan şekillerde bu halleri önlemek yetkisine sahiptirler.
Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler.
Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanıtlanıncaya kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir”.
Anılan yasal hükümler ile çalışma ilişkilerini korumak ve geliştirmek, ortam ve koşullarını denetlemek görevi iş müfettişlerine verilmiştir. Buna göre iş müfettişleri işyerinde genel kontrol ve inceleme denetimi yaparlar.
İşyerinde işin yürütümü yönünden çalışma hayatı ile ilgili tüm mevzuat hükümlerine ve işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından ise; işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin mevzuat hükümlerinin uyulup uyulmadığının tespiti, genel denetimdir. Genel denetim ise yargısal faaliyet olarak nitelendirilemez.
Kontrol denetimi ise, genel denetim sonrası (işin yürütümü veya işçi sağlığı ve güvenliğine ilişkin) mevzuata aykırılık ve eksiklik olarak tespit edilen olguların, verilen süre içinde giderilip giderilmediğini kontrol edilmesidir.
İnceleme denetimi, bir kişinin ya da kurumun başvurusu üzerine yapılan denetimdir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 106/son maddesine göre ise maddi vakıalar, tek başlarına tespit davasının konusunu oluşturamaz.
Diğer taraftan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1.d maddesi uyarınca “Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları” dava şartıdır. Aynı kanunun devam eden 115/2 maddesine göre ise “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder”.
Somut olayda, dava konusu yapılan inceleme raporundaki tespitler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişi tarafından yapılmış olmakla, davanın anılan Bakanlık aleyhine açılması gerekirken, tespit ile ilgisi bulunmayan ...’ne husumet yöneltilmesi temsilci de hata olup, davacıya davasını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yöneltmek üzere süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekirken taraf sıfatı olmayan ... hakkında karar verilmesi hatalıdır.
Ayrıca dosya içeriğine göre, dava konusu inceleme raporunun davalı ... isimli çalışanın şikayeti üzerine tanzim edildiği dikkate alındığında davalı ...’ya husumet yöneltilmesi yeterli olup, inceleme raporunda işçilik alacakları hakkında tespitte bulunulmuş işçilerin davaya dahil edilmesine gerek bulunmamaktadır.
Bu hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.03.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.