11. Hukuk Dairesi 2018/3585 E. , 2019/5284 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 05/10/2017 tarih ve 2017/309-2017/389 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı ... ile 30.12.2010 tarihli süresiz acentecilik sözleşmesi akdettiğini, davalı ... şirketinin, acentelik sözleşmesinin akdedildiği tarihin üzerinden 28 gün geçtikten sonra, resmi açılışa 9 gün kala davacıya tebliğ edilen Beşiktaş 16. Noterliği"nin 28.01.2011 tarih ve 6055 yevmiye nolu ihtarıyla mezkur sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini bildirdiğini, fesih dayanağı olarak acentelik sözleşmesinin 10. ve 27. maddelerine işaret edildiğini, haksız fesih nedeniyle davacının maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek acenteliğin tanıtımı için yapılan açık hava reklam bedeli, tv-radyo ve gazete reklam bedeli, açılış organizasyon bedeli, kartvizit ve açılış davetiye bedeli, acentelik için kiralanan ve iş yeri için peşin ödenen 1 yıllık kira bedeli, davalı ... logolu araç giydirme masrafı, belediyeye ödenen iş yeri ruhsat harç ve giderleri olmak üzere toplam 45.692,30 TL maddi, 50.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 95.692,30 TL tazminatın davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının acentelik müracaatını içerir başvuru dilekçesinde özellikle diğer bir acenteleri olan Başaran Sigorta ile ilgili olarak "... veya müşterilerini almaya uğraşmak gibi düşüncemiz yoktur. Kesinlikle de olamaz...." şeklinde açık bir teminat verdiğini, tüm sözlü ve yazılı talimatlara rağmen diğer acente Başaran Sigorta müşterilerine yönelik çalışma yaparak daha önce bu acente tarafından keşide edilen poliçelerin yenilemelerini yaptığını, basın-yayın yolu ile yapmış olduğu reklam ve ilanlarda gerek davalı ... gerekse müşterilerini yanıltıcı mahiyette bilgilere yer verdiğini, davacının Beşirli Sigorta olarak açılışını yaptığını, hiçbir hak kaybı söz konusu olmadığından maddi ve manevi tazminat taleplerinin hiçbir dayanağının olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davasının maddi tazminat talebi yönünden reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen ilk kararın Dairemiz’in 14.11.2013 tarih 2013/4013-2013/20553 sayılı ilamı ile bozulması sonrasında direnme kararı verilmiş, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.04.2017 tarih 2017/11-86, 2017/717 sayılı ilamı ile direnme kararının bozularak ortadan kaldırılmıştır. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.