Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11573
Karar No: 2019/2335
Karar Tarihi: 06.03.2019

Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/11573 Esas 2019/2335 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, 2004 yılında defter ve belgelerini gizlemesi sebebiyle davaya çıkmıştır. Ancak, dava sürecinde sanığın suçu işlediğine dair kesin bir delil olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Ancak, Mahkeme beyanatında; defter ve belgelerin, ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere beş yıl saklama ve istenildiğinde ibraz etme zorunluluğu bulunduğunu belirtmiştir. Sanığın, defter ve belgeleri ibraz etmemesi sebebiyle defter kayıt ve belgeleri gizleme suçunun varlığı gözlemlenmiştir. Bu suç, saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesiyle oluşmuştur. Yargılama sürecinde, sanık defter ve belgelerin varlığını ikrar etmiştir. Başka bir deyişle, sanık dosya kapsamında yer alan belgelerin bulunduğunu kabul etmiştir. Bu belgeler, sanığın atılı suçtan beraatine karar verildiği yönündeki hükümün hatalı olduğu sonucuna varılmasına sebep olmuştur. Sonuç olarak, Mahkemenin kararı kanun maddelerine uygun değildir ve yasal süreyi geçmesine rağmen defter ve belgeleri ibraz etmediği için sanığın suçu teyit edilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin a
11. Ceza Dairesi         2016/11573 E.  ,  2019/2335 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belge gizleme
    HÜKÜM : Beraat

    Mükellef olan sanık hakkında, istenmesine rağmen 2004 yılındaki defter ve belgelerini gizlediğinin iddia olunduğu davada; her ne kadar bozma kararına uyularak devam olunan yargılamada, sanığın atılı suçu işlediği yönünde kesin delil olmadığı gerekçesi ile beraatine hükmedilmiş ise de;
    1- 213 sayılı VUK"nin 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere beş yıl saklama ve istenildiğinde ibraz etme zorunluluğunun bulunduğu; mükellefiyetin 30.09.2004 tarihinde re"sen terkin edildiğinden işyerinin faaliyette bulunmaması nedeniyle, 19.10.2009 tarih ve ... sayılı isteme yazısının, sanığın MERNİS adresinde sanığın eşi..."e 23.10.2009 tarihinde tebliğ edilmesine karşın, 15 günlük yasal sürede istenilen defter ve belgelerin ibraz edilmemesi; defter kayıt ve belgeleri gizleme suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, somut olayda, her ne kadar, mükellefın tarh dosyası üzerinde yapılan incelemede 2004 yılında defterlerinin tasdik bilgilerine ilişkin herhangi bir bilgiye ulaşılamadığı belirtilmiş ise de, sanığın, “...suça konu işyerini ben 2005 yılında kapattım. Defter ve belgelerle muhasebecim ilgileniyordu. Defter ve belgelerin nerede olduğunu ben bilemiyorum muhasebecimde duruyordu.” diyerek defter ve belgelerin varlığını ikrar etmesi; dosya kapsamında mükellef sanık tarafından...Tekstil ...Ltd.Şti. adına düzenlenmiş 16 adet fatura listesi ile bu listede yer alan 19.02.2004 tarihli ... nolu faturanın örneğinin bulunması; mükellef/sanık tarafından söz konusu dönem KDV, Geçici Gelir Vergisi ve Gelir Vergisi beyannamelerinin verilmiş olmasının da, 2004 yılında defter ve belge kullandığını göstermesi karşısında; sanığın unsurları itibarıyla oluşup sübuta eren atılı suçtan mahkûmiyeti yerine, hatalı gerekçe ile beraatine hükmedilmesi,
    2- Defter ve belgeleri gizleme suçunda, suç tarihinin ibraz için verilen 15 günlük yasal sürenin bitimini izleyen tarih olduğu dikkate alındığında, "09.11.2009" olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığına "18.11.2009" şeklinde hatalı yazılması,
    3- Gerekçede, “...sanığın atılı suçtan kanıt yetersizliği nedeniyle beraatine karar verildiğinden, “...CMK"nın 223/2-e madde,fıkra, bendi gereğince” hüküm kurulduğu belirtilmiş ise de; hükümde uygulama maddesi belirtilmeyerek CMK"nin 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 06.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi