10. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/23172 Karar No: 2013/24419
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/23172 Esas 2013/24419 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2013/23172 E. , 2013/24419 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılık ve yaşlılık aylığı bağlanması istemidir. Mahkeme, bozma ilamına uyduktan sonra yaptığı yargılama sonucu davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemenin uyma kararı verdiği Dairemizin bozma kararında ayrıntıları açıklandığı üzere dava konusu 28.06.1988 – 30.06.1997 tarihleri arasında kesintisiz olarak tarım faaliyetinin sürdüğü kanıtlanamadığı belirgin ise de; önceden 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olarak tescili bulunduğundan, Kurumca hiçbir araştırma yapılmaksızın 4247 sayılı Kanuna göre yaptığı başvurusu kabul edilmiş olan davacı, zorunlu sigortalı olarak kabul edilerek yukarıda anılan dönem prim borçlarını kuruma ödemiş ve Kurumda bu ödemeleri itirazsız kabul ederek uzun süre kullanmıştır. Hal böyle olunca, kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca anılan dönemde davacıyı sigortalı sayan Kurumun, davacıya sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı hatanın farkına vararak sigortalılığı iptal etmesi iyi niyetten uzaktır. Yargıtay H.G.K.’nun 03.12.2008 gün ve 2008/10-732 Esas, 2008/736 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; Sosyal Güvenlik Hukuku ilkeleri ve Medeni Kanunun 2. maddesinin uygulanmasının zorunlu bir sonucu olarak primlerin alındığı anılan dava konusu dönemde 506 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olduğu günler dışında davacı 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kabul edilerek, 506 sayılı Kanunun geçici 81. maddesi kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli olan şartların gerçekleşmesi nedeniyle 01.07.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 16.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.