12. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3678 Karar No: 2014/5878 Karar Tarihi: 03.03.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/3678 Esas 2014/5878 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2014/3678 E. , 2014/5878 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adıyaman İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/05/2013 NUMARASI : 2013/86-2013/118
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından Adıyaman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/314 E. - 2012/839 K. sayılı ve 13/12/2012 tarihli ilamında hükmedilen vekalet ücreti alacağına ilişkin ilama dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlu K.. M.."nün 6001 sayılı Kanunun 3. maddesi uyarınca merkezinin Ankara"da bulunduğunu bildirerek Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle Adıyaman İcra Dairesi"nin yetkisine itiraz ettiği,sözü edilen itiraz ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. İİK"nun 34. maddesi uyarınca; ilamların icrası her icra dairesinden istenebilir. Ancak; bu hüküm, ilamlı icra takibi yapılması halinde uygulanabilir. Bu durumda, her ne kadar alacaklının takibi Adıyaman 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/314 E.-2012/839 K. sayılı ve 13/12/2012 tarihli ilamına dayanmakta ise de; anılan ilam, ilamsız icra takibine konu edildiğinden İİK"nun 34. maddesi hükmünün somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Öte yandan, ilamsız icra takibinde ise;alacaklının İİK"nun 50. maddesi uyarınca genel yetki kurallarına göre takip yapması gerekeceği açıktır. İİK"nun 50. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken HMK"nun 6. maddesi uyarınca, ilamsız icra takibinde, genel yetkili icra dairesi, borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. O halde, borçlunun yerleşim yerinin, ""Adıyaman"" olmadığı sabit olduğuna göre; mahkemece, alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.