Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/741 Esas 2019/3010 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/741
Karar No: 2019/3010
Karar Tarihi: 13.02.2019

Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/741 Esas 2019/3010 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak kararın temyizinde, hakaret suçunun en az üç kişi ile ihtilat edilerek işlenmesi gerektiği hususu göz önünde bulundurulmadan hüküm kurulduğu, sanığın cebir veya tehdit olmadan pasif direnme fiillerinden dolayı görevi yaptırmamak için direnme suçu işlediğine karar verildiği, hakaret suçunun haksız tahrik altında işlendiği halde özel hüküm yerine genel tahrik kurumunu düzenleyen bir hüküm kullanıldığı gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemenin inceleyeceği kanun maddeleri ise TCK'nın 125/1, 43/2, 129, 265. maddeleridir.
18. Ceza Dairesi         2017/741 E.  ,  2019/3010 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- TCK"nın 125/1. maddesi uyarınca gıyapta hakaret suçunun en az üç kişi ile ihtilat edilerek işlenmesi gerektiğinin anlaşılması karşısında, soruşturma evresindeki anlatımlardan olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğu anlaşılan tanıklar Mustafa Kalaycı ve Kamil Düşkün dinlenerek, sanığın; mağdur ..."na yönelik hakaret eylemi açısından ihtilat unsurunun oluşup oluşmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Sanığın, hakaret eylemini, kamu görevlisi olan mağdurlara karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- Hakaret suçunun, haksız tahrik altında işlendiğinin kabulü karşısında, özel hüküm olan TCK"nın 129. maddesi yerine genel tahrik kurumunu düzenleyen aynı Kanunun 29. maddesi ile hüküm kurulması,
    4- TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alınmalıdır;
    Somut olayda, sanığın görevliye karşı, görevin yapılmaması için gerçekleştirdiği cebir veya tehdit eylemlerinin nelerden ibaret olduğu CMK"nın 230/1-c maddesi gereğince tartışılıp değerlendirilmeden yetersiz gerekçeyle mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.