(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 2016/30859 E. , 2018/11745 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı, davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat .... ile davalı ...Ş. vekili avukat....."nun gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, Eyüp İlçesi, Göktürk Mahallesi, 6 Pafta, 1756, 1759, 1760, 1764 ve 1766 parsellerde davalı tarafından inşaa olunacak villa tipi evlerden gayrimenkül satış sözleşmesi ile 1 adet villa satın aldığını, villanın bedeli ödenmesine rağmen halen villanın inşaa edilip teslim edilmediğini, bu nedenle sözleşme gereğince cezai şart bedelinin davalıdan talep edildiğini, ancak olumlu cevap alınamadığını, davalı hakkında cezai şart bedelinin tahsili için ... 23.İcra Müdürlüğü’nün 2012/19192 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, tapu devrini gerektiren sözleşmelerin resmi şekilde yapılması gerektiğini, mevcut sözleşmenin resmi olmaması nedeniyle geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşme nedeniyle cezai şart talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 49.200,00-TL olarak kısmen kabul edilen miktar üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle, ... 23. İcra Müdürlüğü"nün 2012/19192 sayılı takibin kısmen iptaline ve kısmen kabul edilen kısım yönünden takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, taraflar arasında harici şekilde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca inşa edilecek konutun geç teslim edilmesi nedeniyle, davacının sözleşmeyi feshetmeksizin sözleşmedeki cezai şartın tahsili ilişkin başlattığı takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının sözleşmenin feshi talebi yoktur ve adi nitelikteki bu sözleşmenin davacı tüketici bakımından geçerli olduğu kabul edilmiştir. Davacı, süresinde teslim edilmeyen konut için sözleşmenin 6. maddesinin 2. paragrafında “İnşaatın sözleşme ile belirlenen sürede tamamlanıp ALICI’ya teslim edilmemesi halinde SATICI, taşınmazın fiili teslim tarihinde, gecikilen 2. aydan itibaren, gecikilen her tam ay başına ALICI tarafından o güne kadar yapılmış ödemeler toplamının % 0,5 (binde beşi) tutarında cezai şart bedeli ödeyecektir.” şeklinde yer alan düzenleme ile cezai şart talep etmektedir. Davacıların davalı hakkında açtığı ... 8. Tüketici Mahkemesi’nin 2015/433 Esas sayılı dosyası ile söz konusu sözleşme hükmü tartışılıp aldırılan bilirkişi raporunda yer alan tespite göre de sözleşmedeki gecikme cezasının rayiç kira değerinden daha düşük olduğu anlaşılmakla davacının tespit edilen rayiç kira üzerinden icra takibi yapmasında haklı olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiş ve söz konusu yerel mahkeme kararı, Dairemiz tarafından 22.02.2018 tarih 2018/691 Esas ve 2018/2329 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir. Davacıların cezai şart istemi, ... 8. Tüketici Mahkemesi’nin 2015/433 Esas sayılı dava dosyasında tartışılarak gecikme cezasının rayiç kira değerinden daha düşük olduğu görülüp davacıların rayiç kira talep etmekte haklı olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan sözleşmenin gecikme cezasına ilişkin olan hükmü ifaya ekli cezai şart niteliğindedir. Davacı bu cezai şartla birlikte geç teslim nedeni ile gecikme cezasının tahsilini istemiştir. Söz konusu hükümle hem kira kaybı tazminatı, hem de gecikme cezası niteliğindeki cezai şart tazminatı birlikte talep edilemez. Zira, Borçlar Kanununun 159. maddesi gereğince, şart olunan ceza miktarından fazla zarara duçar olan alacaklı, borçlunun bir kusuru olduğunu ispat etmedikçe fazlasını isteyemez. Bu durumda davacıların ifaya ekli cezai şart olarak kira kaybı talebinde bulunduğu ve bu talebinin ... 8. Tüketici Mahkemesi’nin 2015/433 Esas sayılı dosyası ile tartışılıp karara bağlandığı anlaşılmaktadır.
O halde davacıların dava konusu talepleri hakkında ... 8. Tüketici Mahkemesi’nin 2015/433 Esas ayılı dava dosyasında karar verildiği, davacıların cezai şart yerine kira kaybını isteyebilecekleri kabul edildiği anlaşıldığından davacıların bu davada talep ettikleri cezai şart istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve yanılgılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacıların tüm ve davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 880,70 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.