13. Hukuk Dairesi 2017/6115 E. , 2020/1756 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar vekili, davalı ile davacı ... arasındaki taşınmaz alım satımına diğer davacı ... Tic. Ltd. Şti "nin komisyoncu sıfatıyla aracılık yaptığını, taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında alıcı olan davalının satıcı olan davacıya cayma akçesi verdiği, davalının taşınmaz devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle ödediği cayma akçesinin tahsili için takip başlattığı ancak, anılan cayma akçesinin davalı tarafa iade edildiğini ileri sürerek, takibin iptali ile davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini dilemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacıların ... 19. İcra Müdürlüğü"nün 2013/28796 esas sayılı takip dosyasında takibin dayanağı 16/10/2010 tarihli 5.000,00 TL tutarında sözleşme bedeli belgesi nedeniyle davalı alacaklıya 5.000,00 TL asıl alacak 1393,75 TL faiz olmak üzere toplam 6.393,75 TL alacak ve ferileriyle birlikte borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalının, davacı ... Tic. Ltd. Şti"ye ilişkin temyizinin incelenmesinde; dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının, davacı ..."ye ilişkin temyizinin incelenmesinde; somut olayda; davacı-satıcı ... ile davalı-alıcı arasında imzalanan "alım satıma ilişkin olarak taraflar arasında cayma akçesinin verilmesine dair akid" başlıklı 16.10.2011 tarihli sözleşme aslında "Alıcı tarafından satıcıya yukarıda yazılan gayrimenkulün satım akdinin kurulması için 5.000 TL senet cayma akçesi verilmiştir. Alıcı akit yapmaktan vazgeçerse, ödememiş olduğu cayma akçesinin satıcıdan kendisine geri ödenmesini talep etmeyeceğini kabul ve taahhüt eder. Satıcı ise söz konusu satım akdi kurulduğu takdirde almış olduğu cayma akçesini satım bedelinden tenzil edileceğini, satım akdinin yapılmasından kendisinin vazgeçmesi halinde ise alıcıdan almış olduğu bedelin iki katını alıcıya ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder." düzenlemesine yer verildiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf, sözleşme gereğince alınan cayma akçesinin davalı tarafa iade edildiğini ve bunun imza altına alındığı ileri sürerek, 16.10.2011 tarihli sözleşme suretini dosyaya sunmuştur. Davacı tarafından sunulan sözleşme suretinin incelenmesinde sözleşmede yer alan "5000 TL senet" ibaresinin çizilerek "5000 TL nakit" şeklinde değiştirildiği ve "17.10.2011 tarihinde ... Tilkiden 5000 TL senedimi aldım" ibaresinin eklendiği ve davalının imzasının olduğu anlaşılmaktadır. Davalı, davacı tarafından tarafından sözleşme suretine karşı yaptığı savunmada, sözleşmede kararlaştırılan senedi davacıya verdiği ancak daha sonra anılan senedi davacıdan alarak nakit 5.000 TL verdiğini, sözleşmenin davacının kusuru nedeniyle kurulmadığını bu nedenle ödediği cayma akçesinin tahsili için takip başlattığını ileri sürmüştür.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmede,"Alıcı tarafından satıcıya yukarıda yazılan gayrimenkulün satım akdinin kurulması için 5.000 TL senet cayma akçesi verilmiştir. Alıcı akit yapmaktan vazgeçerse, ödememiş olduğu cayma akçesinin satıcıdan kendisine geri ödenmesini talep etmeyeceğini kabul ve taahhüt eder. Satıcı ise söz konusu satım akdi kurulduğu takdirde almış olduğu cayma akçesini satım bedelinden tenzil edileceğini, satım akdinin yapılmasından kendisinin vazgeçmesi halinde ise alıcıdan almış olduğu bedelin iki katını alıcıya ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder." düzenlemesine yer yerilmiş olup buna göre taraflar arasında cayma akçesinin kararlaştırıldığı hususunda ihtilaf yoktur. Cayma akçesi T.B.K"nın 178. Maddesinde düzenlenmiş olup anılan düzenlemeye göre" Cayma parası kararlaştırılmışsa, taraflardan her biri sözleşmeden caymaya yetkili sayılır; bu durumda parayı vermiş olan cayarsa verdiğini bırakır;almış olan cayarsa aldığının iki katını geri verir." Anılan yasal düzenlemeden hareketle mahkemece öncelikle sözleşmeden cayan taraf belirlenerek cayma akçesinin şartları üzerinde durularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Somut olayda, davalı tarafından sözleşme aslında senet verildiği yazılı olduğu, davacı tarafından sunulan sözleşme suretinde senet kelimesinin çizilerek nakit yazıldığı ve "17.10.2011 tarihinde ... Tilkiden 5000 TL senedimi aldım" ibaresinin eklendiği sabit olup bu halde senedin 5.000 TL davalı tarafından davacıya iade edildiğinin ve senet bedelinin nakden davacıya verildiğinin kabulü gerekirken, yanılgılı değerlendirilmeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Davacı dava dilekçesinde, itirazın iptali ve takibin devamı talep edilmiş, asıl alacak olan 5.000,00 TL üzerinden harç yatırılmış olmasına rağmen mahkemece işlemiş faiz alacağı hakkında da harç alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ;1- Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının, davacı ... Tic. Ltd. Şti yönünden tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.