14. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4201 Karar No: 2019/8100 Karar Tarihi: 02.12.2019
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/4201 Esas 2019/8100 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, 481 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın aynen taksimi mümkün olmadığı için satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine; davalılardan ..., ..., ... ve Afiden İskender’in taşınmazda hissedar olmadıkları anlaşıldığından adı geçen davalılar yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermiştir. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilmiştir. Pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gereken davalılar yönünden hüküm kurulmaması hatalı olmakla birlikte, kararın bozulmasını gerektirmediği ve hüküm sonucunun \"Pasif husumet yokluğundan davanın reddine\" şeklinde düzeltilerek onanmasına karar verildi. Kanun maddeleri: HUMK 438/7.
14. Hukuk Dairesi 2019/4201 E. , 2019/8100 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/11/2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/04/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davaya konu 481 parsel sayılı taşınmazın aynen taksiminin mümkün olmadığını belirterek bu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 481 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine; davalılardan ..., ..., ... ve Afiden İskender’in taşınmazda hissedar olmadıkları anlaşıldığından adı geçen davalılar yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 1) Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2) Husumet, maddi hukuka göre belirlenen ve dava konusu sübjektif hak ile taraflar arasındaki ilişkin olup sübjektif hakka ilişkin bir davada davacı olma sıfatı aktif husumet olarak; sübjektif hakkın talep edildiği davalı olma sıfatı ise pasif husumet olarak tanımlanmaktadır. Bir davanın tarafları, davaya konu hakka ilişkin taraf olma sıfatına sahip değillerse, başka bir deyişle, davacı olarak gösterilen kişinin taraf sıfatının olmadığının anlaşılması halinde aktif husumet yokluğundan davanın reddine; davalı olarak gösterilen kişinin taraf sıfatının olmadığının anlaşılması halinde ise pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilir. Bir uyuşmazlık hakkında hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilebilmesi için davanın konusuz kalması gerekmektedir. Somut olaya gelince; davalılardan ..., ..., ... ve Afiden İskender’in davaya konu 481 parsel sayılı taşınmazda hissedar olmadıklarından mahkemece, adı geçen davalılar yönünden “Pasif husumet yokluğundan davanın reddine” karar verilmesi gerekirken, bunun yerine “Hüküm kurulmasına yer olmadığına” karar verilmesi doğru görülmemişse de; bu husus, kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının redine; (2) numaralı bent uyarınca, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm sonucunun (1.) bendinde yer alan “Hüküm kurulmasına yer olmadığına” ibaresinin çıkartılarak yerine "Pasif husumet yokluğundan davanın reddine" ibaresinin eklenmesine, HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.