İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 sayılı Yasaya muhalefet
...


Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığa ait iş yerinde bandrolsüz CD/DVD satışının yapıldığı iddiası üzerine üzerine İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliğinden alınan arama ve el koyma kararı ile bahsi geçen iş yerinde sanığın huzurunda yapılan aramada dükkan içerisinde satışa hazır vaziyette raflarda ve tezgah üzerinde toplamda 1277 adet bandrolsüz CD/DVD’nin ele geçirildiği olayda; Yerel Mahkemece, arama yapıldığı sırada ihtiyar heyetinden iki üyenin veya komşulardan iki kişinin hazır bulunması gerekirken bulundurulmadığından arama işleminde hukuka aykırılık bulunduğu ve hukuka aykırı elde edilen delil ile mahkumiyet hükmü kurulamayacağı, sanığın da suçlamayı kabul etmediği gerekçesiyle sanığın beraatine karar verilmiş ise de, usulüne göre alınmış bir arama kararı bulunan somut olayda bu karara ve kararın infazı sırasında yapılan işlemlere yönelik bir itirazın olmadığı, sanığın arama sonucunda ele geçen CD’lerin, kendi iş yerinden ele geçirildiğine ilişkin açık ikrarının mevcut olduğu, arama işlemine ve arama yapılırken bir takım hakların ihlal edildiğine yönelik olarak sanıktan gelen herhangi bir yakınmanın bulunmadığı, Anayasa Mahkemesi"nin 15.04.2015 tarih ve 2013/2392 başvuru no"lu ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 26.06.2007 tarih ve 2007/7-147 E.-2007/159 K. sayılı kararlarında belirtildiği üzere; usulüne göre alınmış arama kararına istinaden, herhangi bir hak ihlaline neden olunmadan yapılan arama sonunda ele geçen delillerin, sırf arama sırasında bulunması gereken kişilerin orada bulundurulmaması suretiyle şekle aykırı hareket edildiğinden bahisle “hukuka aykırı olarak elde edilmiş delil” sayılmalarının ve mahkumiyet hükmüne dayanak teşkil edememelerinin kabul edilemeyeceği, arama işlemindeki kanunda belirlenen usule ilişkin eksikliğin, bu işlemin sıhhatini ve bu işlem sonucunda elde edilen delillerin gerçekliğini şüpheli hale getirmediği gibi, sanığın da bu kapsamda herhangi bir itirazının da olmadığı, dolayısıyla hukuka aykırı bir delilden söz edilemeyeceğinden, sanığın sabit olan eyleminden dolayı mahkumiyeti yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 18/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










Yazı İşleri Müd. Y.
...