17. Hukuk Dairesi 2016/18299 E. , 2019/5719 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetkisizlik nedeni ile reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dilekçesinde; davacının alacaklarını alması için önce dava konusu gayrimenkullerin davalı ... adına tesciline, bu mümkün olmaması halinde tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davacı tarafın davasının tapu iptali ve tescil davası ise gayrimenkullerin bulunduğu yer Mahkemesinin kesin yetkili olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davacının beyanına göre öncelikle muvazaa nedeniyle tapu iptali tescili talep edildiği bu olmadığında talebin tasarrufun iptali olduğu açıkça belirtilmiş olduğundan muvazaa nedeniyle tapu iptali tescil davasının konusunu oluşturan gayrimenkullerin ... İlçesi Tapu Sicil Müdürlüğünün ..., aynı köy 237 ada, 1 nolu parsel, aynı köy, 237 ada, 2 nolu parsel, aynı köy 237 ada, 7 nolu parsel ve ..., 630 ada, 17 parselin 1/2 hissesine isabet eden kısımların iptali ile ilgili olması nedeniyle Mahkememizi 6100 Sayılı HMK "nun 12. Maddesi gereğince bu tür davalarda gayrimenkulün bulunduğu yer Mahkemeleri yetkili ve görevli
olduğundan Mahkememizin yetkisizliğine ve görevsizliğine, yetkili ve görevli Mahkemenin gayrimenkullerin çoğunun bulunduğu yer Mahkemesi olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. İptal davaları için yasada özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK"nun 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir. Aynı Yasanın 7/1 maddesi gereğince de davalı birden fazla ise dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. İptal davaları ayni hakka değil kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan davanın konusu taşınmaz bile olsa HMK"nun 12. maddesinin uygulanma imkanı yoktur.
Öte yandan HMK"nun 19/2 maddesine göre bu yetki kesin yetki kuralı olmadığından taraflarca süresi içerisinde usulüne uygun olarak itiraz halinde mahkemece dikkate alınır. Yine aynı madde de yetki itirazının cevap dilekçesi ile ileri sürülmesi gerektiği belirtilmiştir. Yetki itirazı ilk itirazlardan olup (HMK.md.116/1-a) davalıların, yetki itirazlarını dava dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık cevap süresi içerisinde ileri sürmeleri gerekir. (HMK.md.117,317-319).
Tasarrufun iptali davaları basit yargılama usulüne tabi olup yetki itirazının en geç dava dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık cevap süresi içerisinde yapılması gerekir. Somut olayda, davalı borçlu vekili ve davalı 3.kişi cevap dilekçelerinde (dava dilekçesinin davalı borçlu ...’ye tebliğ tarihi; 16.02.2015, davalı 3. kişi olan ...’ye tebliğ tarihi ise 30.01.2015, davalı borçlu Berrin in süre uzatım talepli cevap dilkeçsinin tarihi 03.02.2015 , davalı 3. kişinin cevap dilekçesinin tarihi ise 09.02.2015 tir. Cevap dilekçelerinde de süresi içerisinde mevcut bir yetki itirazı bulunmamaktadır. Cevap dilekçelerinden çok sonra 07.04.2016 havaleli dilekçe ile davalı borçlu vekili iş bu davanın konusunun, taşınmazların aynına ilişkin olduğu,
taşınmazların bulunduğu Çanakkale ve İstanbul da davaya bakılması gerektiğini belirterek yetki itirazında bulunmuştur. Bu durumda yetki itirazı iki haftalık cevap süresinden sonra yapıldığından mahkemece dikkate alınmaması, yetki itirazlarının reddi ile işin esasına girilerek taraf delillerinin toplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.