12. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2224 Karar No: 2014/5714 Karar Tarihi: 27.02.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/2224 Esas 2014/5714 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2014/2224 E. , 2014/5714 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 23. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/09/2013 NUMARASI : 2013/353-2013/744
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine, borçlu vekilinin İİK. nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük sürede icra mahkemesine başvurarak, imzaya ve borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibari ile uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanununun 388.maddesi gereğince vekilin kambiyo taahhüdünde bulunabilmesi için özel yetkiyi haiz olması gerektiği gibi ticari vekilin böyle bir taahhüt altına girmesi de aynı Kanunun 453.maddesinde özel yetkinin bulunması koşuluna bağlanmıştır. Bir diğer anlatımla ticari vekil, açıkça yetki verilmedikçe, müvekkili adına kambiyo taahhüdünde bulunamaz. (Hukuk Genel Kurulunun 19.04.2006 tarih, 2006/19-165 esas 2006/213 karar sayılı kararı) Öte yandan takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibari ile uygulanması gereken 6762 sayılı TTK. nun 542.maddesi göndermesi ile aynı kanunun 321.maddesine göre, geçerli bir yönetim kurulu kararına dayanmaksızın temsilci tayin edilen kişilerin, şirket adına yapacağı işlemler geçersiz olur. Zira TTK. nun 539.maddesine göre atanan müdürler, esas itibariyle ticari mümessil niteliğinde olduklarından bir başka kişiyi ticari mümessil tayin etme yetkisini haiz değillerdir. Ayrıca TTK. nun 545.maddesine göre de; sözleşmede aksine hüküm olmadıkça, ticari mümessiller ile bütün işletmeyi idare selahiyetini haiz olan ticari vekiller, şirketi oluşturan ortaklar kurulu kararı ile tayin olunabilirler. Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibari ile uygulanması gereken 818 Borçlar Kanunu’nun 453/2. maddesindeki açık hükme göre de, ticari vekilin müvekkilini kambiyo taahhüdü altına sokabilmesi için, bu konuda kendisine açıkça yetki verilmiş olması şarttır. Bakırköy 37. Noterliğince düzenlenen 14.05.2009 tarihli vekaletnamenin incelenmesinde, borçlu şirketin yetkili temsilcisi Hasan Nebati tarafından Eyyüp Enis Nebati"nin vekil tayin edildiği, vekaletnamede çek düzenleme yetkisinin bulunmasına rağmen kambiyo senedi ya da bono tanzim etme yetkisinin bulunmadığı görülmüştür. Buna göre şirket ortaklar kurulu kararı ile verilmiş şirketi borçlandırma yetkisi bulunmadığından, Eyyüp Enis Nebati"nin ticari vekil olarak kabulü gerekip, vekaletnamesinde de bono düzenleme yetkisi olmadığından, adı geçenin imzaladığı bono nedeniyle şirket sorumlu tutulamaz. Bu durumda bonodaki imzanın Eyyüp Enis Nebati tarafından atıldığı alacaklı vekilince 19.09.2013 tarihli duruşmada açıkça kabul edildiğine göre mahkemece itirazın kabulü yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.