22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14132 Karar No: 2019/11919 Karar Tarihi: 28.05.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/14132 Esas 2019/11919 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/14132 E. , 2019/11919 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin emekliliğe hak kazanması sebebi ile son bulduğunu iddia ederek kıdem tazminatının tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı, husumet itirazında bulunmuş ve davacı taleplerinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-4857 sayılı İş Kanunu"nun 120. maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı İş Kanunu"nun 14. maddesinin onbirinci fıkrası hükmüne göre, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Faiz başlangıcı ise fesih tarihi olmalıdır. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarihtir. Emekliliğe hak kazanma belgesi işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için faiz başlangıcı sayılmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin yapıldığı tarihtir. Somut uyuşmazlıkta, davacının iş sözleşmesini emeklilik koşulları sağlaması sebebiyle feshettiği ve kıdem tazminatına hak kazandığı sabit ise de, davacı dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunduğu halde talebi aşar şekilde fesih tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak belirlenmesi hatalı olmuştur. 3-Ayrıca; davalının Harçlar Kanunu"nun 13/j. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu dikkate alınmaksızın Mahkemece davalı aleyhine harca hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebidir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının; 1. bendindeki "iş akdinin fesih tarihi olan 30.06.2014 tarihinden" ibaresinin silinerek yerine "dava tarihinden " ibaresinin yazılmasına, harçlara ilişkin 3. bendinin tamamen silinerek yerine "3-Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, dava açma sırasında peşin olarak ve dava değeri ıslah ile artırılırken yatırılan toplam 223.70 TL harcın talep halinde davacıya iadesine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.