23. Ceza Dairesi 2015/2284 E. , 2015/4819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ..."in ... Bankası ... Şubesinin gerçek mudisi olduğu, ayrıca bu şubede 41-880401-01 numaralı çek hesabının bulunduğu, sanıkların birlikte suç işleme kararı ile hareket etmek suretiyle, katılan ..."e ait bu çek hesabından önceden keşide edilmiş B-1361649 seri numaralı çeki, bir şekilde ele geçirerek aslına benzer sahtesini ürettikleri, daha sonra başka bir kişiye üzerine, 20.09.2009 keşide tarihi ve 5.500 TL bedel yazdırıp katılan adına sahte imza da attırarak, gerçeğinden ayırt edilmesi zor olan, gerçek bir çekin tüm yasal unsurlarını taşıyan yeni ancak sahte bir çek oluşturdukları, daha sonra bu çekin sanıklardan ... tarafından tahsil amacıyla maddi menfaat elde edilmesi amacıyla bankanın ... şubesine ibraz edildiği, ancak banka görevlisinin yaptığı kontrolde bu seri numaralı gerçek çekin katılan tarafından 3.000 TL bedel yazılmak suretiyle önceden kullanılmış olduğunu tespit ederek sanık ..."nin getirdiği çekin sahte olduğunu anladığı ve bu şekilde sanığın eylemini gerçekleştiremeden yakalandığı, ifadesi alınan sanık ..."nin, bu çeki kendisine diğer sanık ..."un verdiğini söylemesi üzerine sanık ..."un da yakalandığı, her ne kadar sanık ... bu çeki ... isimli kişiden aldığını belirtmiş ise de, soruşturma aşamasında yapılan tüm aramaya rağmen gerçekte böyle bir kişinin var olduğunun saptanamadığı, hayali bir kişi olduğu, yine her ne kadar sanık daha sonra ifade değiştirerek dava konusu çeki ..."dan değil,ismini ... olarak bildiği ..."den aldığını savunmuş ise de, mahkemece tanık olarak dinlenen bu kişinin, sanığın savunmasını doğrulamadığı, çek üzerindeki imza ve yazıların sanıkların eli ürünü olup olmadığı konusunda kesin bir kanıya varılamadığının bilirkişi raporunda belirtildiği ancak sanıkların bu çeki yasal yollardan elde ettiklerini kanıtlayamadıkları, sahte belgeyi bilerek kullanan sanıkların eylemlerinin aynı zamanda sahtecilik suçunu da oluşturduğu, zira sahte belgenin kandırma kabiliyetine haiz olduğunu, böylelikle sanıkların niteliki dolandırcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;
1- Sanık ... hakkında her iki suçtan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ..."nun aşamalardaki savunmalarında, sanık ..."den borç para istediğini, ..."nin de borç talebine karşılık olarak suça konu çeki kendisine vererek tahsil etmesini istediğini, çekin sahte olduğunu bilmediğini beyan etmesi, sanık ..."nin de sanık ..."nun savunmasını doğrulaması karşısında, sanık ..."nun sahtecilik ve dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğine dair somut ve yeterli delil bulunmadığı oluşa uygun olmayan/yetersiz gerekçeyle sanığın her iki suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
2- Sanık ... hakkında her iki suçtan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık ..."un yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a- Dolandırcılık suçundan kurulan hükümde;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının olarak beirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle uygulama yapılması suretiyle 2.280 TL yerine 2.291 TL adli para cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini,
b- 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının sanıklar hakkında uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık ..."un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/10/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.