Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/4745 Esas 2013/23264 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4745
Karar No: 2013/23264

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/4745 Esas 2013/23264 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/4745 E.  ,  2013/23264 K.

    "İçtihat Metni"




    Dava, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin 5510 sayılı Kanunun 21. maddesince tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın görev yönünden reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemelerin görevi ve yargı yolu "yasa" ile belirlenmiş olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her safhasında mahkemece resen nazara alınır (HMK 1. Madde). İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte özel mahkemeler olup, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106’ncı maddesi ile mülga 506 sayılı Kanunun 134"üncü maddesinde, bu Kanun uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 sayılı Kanun’un 101’inci maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 7’nci maddesinde ise, İş Mahkemelerinde sözlü yargılama usulünün uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 447’nci maddesindeki diğer kanunların sözlü yahut seri yargılama usulüne atıf yaptığı hallerde bu Kanununun basit yargılama usulü ile ilgili hükümlerinin uygulanacağına ilişkin hüküm karşısında; artık, iş mahkemelerinde basit yargılama usulünün
    uygulanması gerekecektir. Basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerde, HMK"nın 320/ 1. maddesi uyarınca ise, mümkün olan hallerde, taraflar duruşmaya davet edilmeksizin dosya üzerinden karar verilebilir.
    Somut olayda, İcra İflas Kanununun 235.maddesinden bahisle, anılan hükümdeki prosedürü uygulayacak olan Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmış ise de; davaya konu talebin sıra cetveline itiraza dair olmayıp, davanın yasal dayanağının 5510 sayılı Kanunun 21.maddesi olduğunun belirgin bulunması karşısında, taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemelerinin görevli olduğu, işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03.12. 2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.