Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2095
Karar No: 2019/8071
Karar Tarihi: 02.12.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/2095 Esas 2019/8071 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2019/2095 E.  ,  2019/8071 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17/05/2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/11/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu ... ili, ... ilçesi, 113 ada 26 parsele sayılı taşınmaz yararına 113 ada 5, 6, 7 ve 25 parsel sayılı taşınmazlardan geçit hakkı tesisi talep etmiştir.
    Bir kısım davalılar vekili, müvekkillerine ait taşınmazlar dışında davacının taşınmazı lehine geçit hakkı tesis edilebilecek daha kısa ve ekonomik güzergahlar bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, Bayazıt Köyü, 113 ada 26 parsel sayılı taşınmaz lehine ... İlçesi, Bayazıt Köyü 113 ada 5, 6, 7 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine 12/09/2014 havale tarihli fen bilirkişi raporu ve ekindeki krokide kırmızı renk olarak gösterilen 1 numaralı alternatifte yer alan 3 metre genişliğinde 211.65 metre uzunluğunda toplam 643.48 m2"lik kısımda geçit hakkı kurulmasına, irtifak hakkı olarak tapuya tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "Mutlak geçit ihtiyacı" veya "Geçit yoksunluğu", ikincisine de "Nispi geçit ihtiyacı" ya da "Geçit yetersizliği" denilmektedir.
    Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nin 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
    Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olaya gelince; yararına geçit talep edilen 113 ada 26 parsel sayılı taşınmazın mutlak geçit ihtiyacı içinde bulunduğu sabittir. Bilirkişi 113 ada 5, 6, 7 ve 25 parsel sayılı taşınmazlardan geçen 1 numaralı alternatifin en uygun yol olduğunu tespit etmiş ve mahkemece bu güzergahtan geçit tesis edilmiştir. Ancak geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan aldığından yol saptaması yapılırken komşuluk hukukunun genel ilkeleri hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Geçit subjektif arzulara göre değil objektif kurallara uygun belirlenmeli, fedakarlık tüm komşu parseller arasında denkleştirilmelidir. Bütün bu anlatımlardan anlaşılacağı üzere uygun geçit yeri olarak aleyhine geçit hakkı tesis edilen 113 ada 5, 6 ve 7 parsellerin doğu sınırında yer alan 2 parsel sayılı taşınmazın ortak hududu değerlendirilmeli diğer alternatiflerle karşılaştırılarak ve yukarıda sözü edilen ilkeler de gözönüne alınarak sonucu doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken bu hususun tartışılmamış olması doğru görülmemiştir.
    Ayrıca, Dairemizin 22.01.2018 günlü 2015/6802 Esas ve 2018/433 Karar sayılı mahalline iade kararında davalılardan ... ve Engin Şahinbey"e gerekçeli karar tebliğinin 7201 sayılı Tebligat Kanununa aykırı olarak 21/2. maddesine göre yapıldığı ve usulsüz olduğu görüldüğü gerekçesiyle adı geçen davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliğine karar verilmiş olmasına rağmen karar gereğinin yerine getirilmemiş olması da doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 02.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi