Abaküs Yazılım
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/46
Karar No: 2022/1605
Karar Tarihi: 08.11.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/46 Esas 2022/1605 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, ZMMS poliçesi ile sigortalanan aracın karıştığı trafik kazasında sigortalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu olduğu belirtilerek tazminat talep edilmiş ancak mahkeme tarafından reddedilmiştir. İstinaf başvurusu sonucunda ise sigortalı aracın sürücüsünün yabancı ülkeden aldığı ehliyetin geçerliliği konusunda yeterince araştırma yapılmadığı iddiasıyla kararın kaldırılması talep edilmiş ancak istinaf mahkemesi bu talebi reddederek ilk derece mahkemesinin kararını onamıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 88. Maddesi: yabancı ülkeden alınan sürücü belgesi ile Türkiye'ye giren kişilerin süreli olarak araç kullanabilecekleri konusunu düzenler.
- 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1. Maddesi: istinaf başvurusunun sınırları ve sebeplerinin belirlenmesini hükme bağlar.
- 492 Sayılı Harçlar Kanunu: istinaf karar harcı gibi harçların alınmasını düzenler.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 26/11/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 08/11/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; 01/04/2017 tarihinde davalının işleteni olduğu ve müvekkili tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan ... plakalı araç ile dava dışı ... plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasında sigortalı araç sürücüsü ... ’nın kırmızı ışık ihlali yapması sebebiyle %100 kusurlu bulunduğunu, sigortalı araç sürücüsünün Türkiye’de geçerliliği bulunmayan bir sürücü belgesine sahip olduğunun anlaşıldığını belirterek; müvekkilinin ... plakalı araç için ödediği 7.500,89 TL hasar tazminatının ödeme tarihi olan 26/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde özetle; Karayolları Motorlu Araçlar Sorumluluk Sigor- tası Genel Şartlarının Sigortacının Sigortalıya Rücu hakkını düzenleyen B.4 hükmünün b bendinde belirtilen (Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gere- ken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kuralla- rının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise) şartların somut olayda gerçekleşme- diğini, kaza anındaki sigortalı araç sürücüsünün isminin ... değil ... oldu- ğunu, ehliyet numarasının hatalı yazıldığını, ehliyete el konulmasının söz konusu olmadığını, bahsi geçen ehliyet ile Türkiye'de araç kullanılabileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme istinafa konu kararında özetle; davacı sigorta şirketine yazılan müzek- kere cevabından sigortalı araç sürücüsünün isminin ... olduğu, Alman makam- larınca verilmiş bir ehliyete sahip olduğunun anlaşıldığı, emniyet müdürlüğüne yazılan müzekkereden sigortalı araç sürücüsü ... ’in kazadan 3 gün önce Türkiye’ye giriş yap- tığının anlaşıldığı, yine sigortalı araç sürücüsünün Alman makamları tarafından verilen ehli- yetle Türkiye'ye giriş yaptıkları tarihten itibaren en fazla 2 yıl süreyle araç kullanabilecek- lerinin bildirildiği, sigortalı araç sürücüsünün salt kırmızı ışıkta geçmesine bağlı trafik kural- larına aykırı davranışı nedeniyle %100 kusurlu bulunmasının başlı başına kasıtlı yada ağır kusuru olduğu anlamına gelmeyeceği, kaza sonrası düzenlenen trafik kazası tespit tutana- ğından rücüya yol açacak bir ağır kusurunun gözlenmediği gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir.
Karara karşı, davacı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece araç sürücüsünün kaza anında geçerli bir ehliyetinin olduğu kanaatiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu kanaatin dayanağı olan Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 88/a-1 hükmünün yabancı ülke- den sürücü belgesi alan Türk vatandaşları ile ilgili olduğunu oysa kaza anında sigortalı aracı kullananın yabancı ülke vatandaşı olduğunu, mahkemece bu kişinin tabiyeti ile ilgili bir araştırma yapılmadığını yine mahkemenin sigortalı araç sürücüsünün yurda giriş tarihini il emniyet müdürlüğüne sormak suretiyle tespit ettiğini oysa bu husustaki tespitin pasaport kayıtları ile yapılması gerektiğini belirterek istinafa konu mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ZMMS poliçesi ile sigortalı araç sürücüsünün kaza anında geçerli bir elhiyeti olmadığı iddiasıyla sigortacının yaptığı ödemeyi sigortalısından talip etmesine ilişkin rücuen tazminat davasıdır.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Uyuşmazlık kaza anında sigortalı aracı kullanan sürücünün geçerli bir ehliyetinin olup olmadığı, bu anlamda sürücünün kaza tarihi itibarıyla yabancı bir ülkeden aldığı sürücü belgesi ile sigortalı aracı sürüp süremeyeceği noktasındadır.
Karayolları trafik yönetmeliğinin 88. Maddesine göre, yabancı ülkeden alınan sürücü belgesi ile Türkeye ye giriş yapan kişiler aynı zamanda Türk vatandaşı ise 2 yıl; yabancı ülke vatandaşı ise 6 ay süreyle bu sürücü belgesinin verdiği ruhsata bağlı olarak araç kullanabilir- ler.
Somut olayda sigortalı aracı kullanan sürücünün Türk vatandaşı mı yoksa yabancı ülke vatandaşı mı olduğu araştırılmamıştır. Esasen dava konusu kazanın bu kişinin ülkeye girişinden itibaren 6 ay içinde meydana gelmiş olması halinde sürücünün tabiyetinin farklı olmasının sonuca bir etkisi de yoktur.
Mahkeme il emniyet müdürlüğünden gelen bilgi üzerine sürücünün ülkeye giriş tarihini 28/03/2017 olarak kabul etmiştir. Buna ilişkin müzekkere cevabından sürücünün belirtilen tarihte Almanya devletinden gelerek ülkeye Antalya Hava limanından giriş yaptığı anlaşılmaktadır.
Mahkemenin sürücünün ülkeye giriş yaptığı tarihe ilişkin araştırmasının yeterli olduğu açıktır. Bu sebeple davacının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK'nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK'nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.08/11/2022

...

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi