Esas No: 2020/455
Karar No: 2021/1808
Karar Tarihi: 15.12.2021
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/455 Esas 2021/1808 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/455
Karar No : 2021/1808
GÖNDERME KARARI
Davacı Tasfiyesi Tamamlanmış ... İnşaat Turizm Reklam Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi tarafından, takdir komisyonu kararı uyarınca re'sen tarh edilen 2009 yılına ait kurumlar vergisi, aynı yılın Ekim-Aralık dönemine ait geçici vergi ve Aralık dönemine ait katma değer vergisi ile verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle ... Vergi Dairesi Başkanlığına (... Vergi Dairesi Müdürlüğü) karşı açılan davada, dava konusu cezalı tarhiyatların kaldırılması yolunda verilen ... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı ısrar kararının, davalı idare vekili Av. ...tarafından temyiz edilmesi üzerine Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
16/03/2020 tarih ve 10037 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nden, davacı şirketin ticaret sicili kaydının terkin edildiği hususunun 12/03/2020 tarihinde tescil edildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun ''Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik'' başlıklı 26. maddesinin (1) numaralı fıkrasında, dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına, gerçek kişi olan tarafın ölümü halinde idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verileceği; (4) numaralı fıkrasında ise dosyaların işlemden kaldırılmasına dair kararların diğer tarafa tebliğ edileceği kurala bağlanmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun anonim şirketlerin sona ermesi ve tasfiyesine ilişkin hükümlerin düzenlendiği kısımda yer alan 543. maddesinde, tasfiye hâlinde bulunan şirketin borçları ödendikten ve pay bedelleri geri verildikten sonra kalan varlığın esas sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa pay sahipleri arasında, ödedikleri sermayeler ve imtiyaz hakları oranında dağıtılacağı; 545. maddesinde tasfiyenin sona ermesi üzerine şirkete ait ticaret unvanının sicilden silinmesinin tasfiye memurları tarafından sicil müdürlüğünden isteneceği düzenlenmiş; "Ek Tasfiye" başlıklı 547. maddesinde, tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahiplerinin veya alacaklıların, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemece istemin yerinde olduğuna kanaat getirilirse, ek tasfiye için şirketin yeniden tesciline karar verileceği ve bu işlemlerin yapılması için son tasfiye memurlarının veya yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanacağı ve bu hususun tescil ve ilân ettirileceği belirtilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'na 26/06/2012 tarih ve 6335 sayılı Kanun'un 38. maddesiyle eklenen geçici 7. maddede de, 01/07/2015 tarihine kadar bu maddede sayılan hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesinin, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılacağı ve bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanların haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği düzenlenmiştir.
Davaya taraf olan ticaret şirketinin, dava açıldıktan sonra tüzel kişiliğinin sona ermesi nedeniyle taraf ve dava ehliyetinin sona ermesi durumunda davayı takip yetkisinin ortak, temsilci veya başka bir kimseye geçtiği yönünde gerek medeni yargılama usulü hukukunda gerekse medeni hukuk ve ticaret hukukunda herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun, anonim ve limited şirketlerde ek tasfiyeyi düzenleyen 547. maddesinin gerekçesinde, ticaret sicilinden terkin edilen şirketin yeniden sicile kaydedilmesi ve ek tasfiye yapılmasını zorunlu kılabilecek durumlar arasında şirketin yararına sonuç doğuracak bir davanın açılması veya şirketin bir davada davalı olarak bulunması açıkça sayılmıştır.
Öte yandan, aynı Kanun'un geçici 7. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca tasfiyesiz olarak ticaret sicilinden terkin edilen şirketler yönünden aynı maddenin (15) numaralı fıkrasında, alacaklılar ile hukuki menfaatleri bulunanların mahkemeye başvurarak tüzel kişiliği sona eren şirketin ihyasını isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
Bu durumda dava devam ederken ticaret şirketinin tüzel kişiliğinin sona ermesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması halinde davanın kaldığı yerden devam edebilmesi ancak, taraflardan birinin istemi üzerine asliye ticaret mahkemesinin terkin işleminin türüne göre Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesi veya geçici 7. maddesi uyarınca tüzel kişiliğin ihyasına karar vermesi halinde mümkün olacaktır.
İncelenen dosyada, ısrar kararının verildiği tarihten sonra, davacı şirketin ticaret sicil kaydının terkin edilerek tüzel kişiliğinin sona erdiği dikkate alındığında, ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin ilgililer tarafından ihyası sağlanarak dosyanın yeniden işleme konulması isteninceye kadar işlemden kaldırma kararı verilmek üzere dosyanın mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca işlemden kaldırma kararı verilmek üzere, dosyanın ... VERGİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, 15/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
X - KARŞI OY:
İncelenen dosyada, davacı şirketin tüzel kişiliği ısrar kararının verildiği tarihten sonra sona ermiştir.
Uyuşmazlık hakkında mahkemece karar verildikten sonra tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik meydana gelmesi halinde, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26. maddesinin (1) numaralı fıkrasında öngörülen "dosyanın işlemden kaldırılmasına" dair kararın, dosyadan el çekmiş bulunan mahkemece verilmesi yargılama usulü kurallarına uygun düşmeyecektir.
Bu hususta ancak, mahkemenin nihai kararına yöneltilen temyiz istemini incelemekle görevli Danıştayın ilgili dairesi veya kurulunca, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26. maddesindeki düzenleme dikkate alınmak suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması halinde mahkemece karar verilebilecektir.
Davacı şirketin tüzel kişiliğinin temyize konu ısrar kararının verildiği tarihten sonra sona erdiği anlaşıldığından, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 26. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin ilgililer tarafından ihyası sağlanarak dosyanın yeniden işleme konulması isteninceye kadar işlemden kaldırma kararı verilmek üzere temyize konu ısrar kararının bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.