Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13099
Karar No: 2019/11856
Karar Tarihi: 27.05.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/13099 Esas 2019/11856 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı işveren, davacının istifa dilekçesi verdiğini ve devamsızlık yaptığını savunarak davanın reddini istedi. Ancak mahkeme, yapılan yargılamaya ve delillere dayanarak, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği gerekçesiyle ihbar tazminatının reddine karar verdi. Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etti. Dosyadaki belgeler ve bilirkişi raporuna göre, davacının çalışma süresi boyunca toplam 40 gün izin hakkı olduğu belirtildi. Ancak davacının kaç gün izin kullandığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık vardı. İşveren izinlerin kullandırıldığını ispatlamalı, aksi takdirde yıllık izin ücreti alacağı işçiye son ücret üzerinden ödenir. Mahkeme, davalının ispat yükünü yerine getiremediği için davacının alacağı hesaplanırken 15 günlük izin hakkı üzerinden hesaplama yapmıştır. Fazla çalışma ücret alacağı konusunda da taraflar arasında uyuşmazlık vardı. Bilirkişi raporunda hesaplanan alacakların yüzde 50 indirim ile hüküm altına alınması yanlıştı. Çalışma süresine uygun bir indirim uygulanması gerekiyordu. İlgili kanun maddeleri şunlardır:
- İş Kanunu'nun 59. maddesi: iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır.
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesi: hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacının dosyaya sunulan izin formlarındaki
22. Hukuk Dairesi         2016/13099 E.  ,  2019/11856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 29.10.2014 tarihinde sağlık sebepleri ve piskolojik baskı sebebi ile iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının istifa dilekçesi verdiğini ve devamsızlık yaptığını, mazeretini bildirmesi için gönderilen ihtarnameye cevap vermediğini, iş sözleşmesinin işverence haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği gerekçesi ile ihbar tazminatının reddi ile diğer taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafaların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü, işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Somut olayda, davacının davalı şirket nezdinde 13.06.2012- 29.10.2014 tarihleri arası 2 yıl 4 ay 16 gün çalıştığı belirtilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; iki yıl için davacının 40 gün izin hakkı bulunduğu, 25 gün izin kullandığı belirtilerek bakiye 15 gün üzerinden yapılan hesaplama mahkemece kabul edilmiştir. Davalı taraf, davacının 40 gün izin kullandığını savunmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacının dosyaya sunulan izin formlarındaki izinleri kullanıp kullanmadığı ve imzası sorularak izin alacağının araştırılması ve oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
    3-Fazla çalışma ücret alacağında indirim yapılması gerekip gerekmediği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtayca son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır.
    Fazla çalışmanın yazılı belge ile ispatlanamaması halinde Yargıtay uygulaması uygun oranda bir indirim yapılması gerektiği yönündedir.
    Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık anlatımları dikkate alınarak hesaplanan alacakların mahkemece yüzde 50 indirim ile hüküm altına alınması isabetli olmamıştır. Davacının hastalık, mazeret ya da izin gibi sebeplerle yılın tamamında aynı şekilde çalışamayacağı kabul edildiğinden hesaplanan alacaktan dosya içeriğine ve çalışma süresine uygun düşecek bir oranda indirim uygulanması gerekmektedir.Mahkemece %50 oranında yapılan indirim fahiştir. Bu sebeple daha uygun bir indirim yapılması gerekmektedir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi