Esas No: 2020/28827
Karar No: 2022/3482
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/28827 Esas 2022/3482 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara itiraz edildi. Ancak, tebligatın usulsüz yapılması nedeniyle yapılan başvurunun süresinde olduğu belirlendi. İtiraz edilen hükümde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı için yalnızca itiraz yolu açık olduğu ve temyiz yoluyla başvuru yapılamayacağı belirlendi. Hakaret suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karşı itiraz edilebileceği belirtildi. Tehdit suçuna ilişkin hüküm ise temyiz edilebilir bulundu. Ancak, duruşma gününden önce, katılanın haberdar edilmeden karar verilmesi nedeniyle hüküm bozuldu ve yargılama esas mahkemesinde devam edecek. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10. ve 11. maddelerine ve CMK'nın 264. ve 175. maddelerine atıfta bulunuldu. Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca, tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerektiği belirtilirken, 11. maddesi, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiğini belirtir. CMK'nın 264. maddesi, kanun yolunun belirlenmesinde yanılmanın, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağını belirtirken, 175. maddesi, duruşma ilanının usulüne uyulmadığı takdirde kararın boz
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ret
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi , kararın niteliği ile suç tarihine göre, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi gereğince vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği ve aynı Kanunun 10. maddesi uyarınca, tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerektiği gözetilmeden, katılanın duruşmada bildirdiği en son adresinden farklı olan MERNİS adresine doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olması nedeniyle öğrenme üzerine asıl karara yönelik yapılan başvurunun süresinde olduğu ve CMK'nın 264. maddesine göre de, kanun yolunun ve mercinin belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı belirlenerek dosya görüşüldü;
1- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ayrılmaz parçası niteliğinde olan yargılama girderleri kapsamındaki vekalet ücretiyle ilgili hususlara karşı anılan karardan bağımsız olarak temyiz yasa yoluna başvurulmayacağı ve hakaret suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı; yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, katılan ... vekilinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz istemi hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2- ...tarihli ek karara yönelik temyiz dilekçesinin süresi içinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca katılan ... vekilinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
3- Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Belirlenen duruşma günü olan ...tarihinden önce re'sen duruşma açılmak suretiyle katılan yönteme uygun olarak duruşmadan haberdar edilmeden karar verilerek CMK'nın 175. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
