11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3535 Karar No: 2019/2256 Karar Tarihi: 05.03.2019
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/3535 Esas 2019/2256 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2007 ve 2008 yıllarında Vergi Usul Kanunu'na aykırı olarak sahte fatura düzenlemiş ve mahkum olmuştur. Ancak, TCK'nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmamıştır. Sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar cezanın uygulanması gerektiği belirtilmemiştir. Bu nedenle infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Yargılama süreci hukuka uygun olarak yapılmış, deliller gerekçeli kararda belirtilerek değerlendirilmiştir. Sanık tarafından gerçekleştirilen suç tespit edilmiş ve yaptırımlar doğru belirlenip uygulanmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nin 43. ve 53. maddeleridir. TCK'nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ise sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar cezanın uygulanması gerektiğini belirtmektedir.
11. Ceza Dairesi 2016/3535 E. , 2019/2256 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
2007 ve 2008 takvim yıllarında birden fazla sahte fatura düzenlenmesine karşın, TCK‘nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA, 05.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.