1. Ceza Dairesi 2016/4121 E. , 2018/3499 K.
"İçtihat Metni"Kasten öldürme ve yaralama suçlarından Bozüyük Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan ..."ın, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Peyzaj ve Süs Bitkileri bölümünde eğitim derslerine katılma talebinin reddine dair anılan Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulunun 28/09/2015 tarihli ve 2015/989 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile söz konusu kararın iptaline ilişkin Bilecik İnfaz Hakimliğinin 13/10/2015 tarihli ve 2015/1471-1536 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile söz konusu kararın kaldırılmasına dair Bilecik Ağır Ceza Mahkemesinin 11/11/2015 tarihli ve 2015/854 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
1982 Anayasasının Temel Haklar ve Ödevler başlıklı ikinci kısmında düzenlenen 42. maddesinde yer alan, “Kimse, eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz”, 13. maddesindeki, “Temel Hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir” şeklindeki düzenlemeler ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 3. maddesinde "Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı ile ulaşılmak istenilen temel amaç, öncelikle genel ve özel önlemeyi sağlamak, bu maksatla hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır.", anılan Kanunun 76. maddesinde "Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin örgün ve yaygın, kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin yaygın öğretimden yararlanmaları sağlanır.", yine Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzükün "Öğretimden Yararlanma" başlıklı 106/1. maddesinde de "Açık kurumlar ile çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin örgün ve yaygın, kapalı kurumlarda bulunan hükümlülerin yaygın öğretimden yararlanmaları sağlanır." şeklinde düzenlemelerin yer aldığı gözetildiğinde, somut olayda açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlünün yukarıda bahsi geçen Üniversitede eğitime devam etmesine bir engel bulunmadığı gibi tam tersine mevzuat gereğince okula devam etmesinin ve sosyalleşmesinin teşvik edilmesi gerektiği, bununla birlikte esasen somut olayda çözülmesi gereken uyuşmazlığın Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesine kayıtlı olan hükümlünün belli günlerde kurumdan ayrılıp okula gitmesini gerektiren ve "yüz yüze eğitim" adı verilen derslere katılıp katılamayacağı noktasında toplandığı, her ne kadar hükümlünün şikayetine konu olan ve yüz yüze eğitimlere katılma talebinin
reddedilen anılan Açık Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulunun 28/09/2015 tarihli ve 2015/989 sayılı kararında "hükümlü ve tutukluların okul ile kurumunun aynı büyükşehir belediyesi veya belediye sınırları içinde bulunması halinde örgün eğitimden yararlanabileceği" gerekçesine yer verildiği anlaşılmış ise de, açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin öğretim hakkına ilişkin olarak mevzuatta örgün öğretime katılmalarına engel bir durum olmadığı, hatta anılan kanun ve tüzük maddelerinde örgün öğretime katılmalarının sağlanacağının hüküm altına alındığı, kanunda olmayan bir sınırlamanın yorum yolu ile yahut genelge ile getirilemeyeceği, yine konu ile ilgili olarak İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 26. maddesinde "Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim aşamasında parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yüksek öğretim, yeteneklerine göre herkese tam bir eşitlikle açık olmalıdır." şeklinde düzenleme olduğu, yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hükümlünün talebinin reddedilmesinin 5275 sayılı Kanunun 76. maddesine açıkça aykırı olduğu, Açık Ceza İnfaz Kurumu hükümlülerinin hem örgün, hem yaygın eğitim hakkından faydalanabileceklerinin kanunda açıkça düzenlendiği, mevzuattaki tek sınırlamanın kapalı ceza infaz kurumundaki hükümlülerin sadece yaygın eğitim hakkından faydalanabilecek olmaları hususu olduğu, kurumun okula giden hükümlülere gereken kolaylığı sağlamak zorunda olduğu nazara alındığında, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25/04/2016 gün ve 94660652-105-11-2342-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Bilecik Ağır Ceza Mahkemesinin 11/11/2015 tarihli ve 2015/854 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/09/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.