Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13027
Karar No: 2018/2144
Karar Tarihi: 12.03.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/13027 Esas 2018/2144 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde açılan dava kapsamında, davacının işverene ait işyerinde eksik bildirilen çalışmalarının tespitine karar verilmesi istenmiştir. Mahkeme, davalı işveren tarafından kısmi bildirim yapılmasına göre eksik günlerin tamamlandığına hükmetmiş fakat sözleşmedeki başlangıç tarihinin dikkate alınması gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur. Kanunen, hizmet tespitine ilişkin davalarda, SGK tarafından tespit edilen belgelerin işveren tarafından verilmediği durumlarda, belgenin verilmesi veya hizmetin idarece tespit edilmesinin ardından 5 yıl içerisinde dava açılması zorunludur (506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79/10. maddesi). Yönetmeliğe bırakılan işveren tarafından verilecek belgeler, aylık sigorta primleri bildirgesi, dört aylık sigorta primleri bordrosu, sigortalı hesap fişi gibi belgelerdir. Kanun maddesinde belirtilen belgelerden birinin verilmiş olması halinde Kanun'un 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süre işletilemez.
21. Hukuk Dairesi         2016/13027 E.  ,  2018/2144 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 17.07.1997-24.07.2000 tarihleri arasında eksik bildirilen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı ve davalılardan Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı SGK vekilinin temyiz itirazlarının reddine;
    Davacının temyizine gelince;
    Dava, davacının 17.07.1997 - 24.07.2000 tarihleri arasındaki eksik bildirilen 892 gün sigortalı olarak çalıştığının ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, hizmet bildirim başlangıcı öncesi hak düşürücü süreye uğradığı gerekçesiyle hükümde yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işverenin 11.09.1993 tarihinde yasa kapsamına alındığı , davacı ile davalı spor kulübü arasında 17.07.1997 - 31.05.1998 ve 19.07.1999 - 31.05.2000 tarihleri arasını kapsayan tek tip profesyonellik sözleşmesinin imzalandığı ve noterce tasdik edildiği, davalı işveren tarafından 10.09.1998 - 05.06.1999 tarihleri arasında ve 15.09.1999 - 10.01.2000 tarihleri arasında olmak üzere toplam 141 gün bildirim yapıldığı, : 24.07.2000 yılında tarflar arasındaki sözleşmenin feshedildiği, Türkiye Futbol Fedarasyonu tarafından davacının sözleşme yaptığı kulüpler ve sözleşme tarihlerinin gönderildiği anlaşılmaktadır.
    506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi gereği hizmet tespitine ilişkin bu tür davaların 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekmektedir. Aynı maddede; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların çalıştıklarını, hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüştür.
    İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanun"un 79/1.maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği"nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİ Yön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİ Yön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİ. Yön. Madde 18) vs.dir. Yönetmelikte sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Kanun"un 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurumun işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.
    Maddede belirtildiği üzere yönetmelikle tespit edilen belgelerin (işe giriş bildirgesi) verilmesi durumunda hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi çalışmaların sigorta müfettiş raporu ile saptanması durumunda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceği açıktır. Bir sigortalının askere gitmeden önce çalıştığı işyerini askerliğe müteakip girmesi durumunda hizmet akdi mecburi hizmet nedeniyle kesilmiş olduğundan artık hak düşürücü sürenin oluştuğundan bahsedilemez. Davacıya ödenen ücretten sigorta primi kesilen hallerde, davacının iş ve sosyal sigorta mevzuatının öngördüğü sigorta hak ve yükümlülüklerini yerine getirmesi nedeniyle Kurumun Yasa"dan kaynaklanan denetim ve inceleme görevini yapmaması karşısında hak düşürücü sürenin işlemeyeceği kabul edilmelidir.
    Davacının sigortalı çalışmalarının Kuruma kısmen bildirildiği hallerde, eksik bildirimlere yönelik olarak açılan davada hak düşürücü süre işlemeyecektir. (Hukuk Genel Kurulunun 23.06.2004 gün ve 2004/21-369 E, 2004/371 K. sayılı kararı )
    Çalışmanın blok çalışma niteliğinde olması yani kesintisiz devam etmesi halinde hak düşürücü süreden bahsedilemez.
    Somut olayda, davacı ile davalı spor kulübü arasında 17.07.1997 - 31.05.1998 ve 19.07.1999 - 31.05.2000 tarihleri arasını kapsayan tek tip profesyonellik sözleşmesinin imzalandığı ve noterce tasdik edildiği, davalı işveren tarafından 10.09.1998 - 05.06.1999 tarihleri arasında ve 15.09.1999 - 10.01.2000 tarihleri arasında olmak üzere toplam 141 gün bildirim yapılmış olduğu ve bu durumda davacının hizmetinin bildirildiği tarihten önceki çalışmalarının bildirimin başladığı tarihi de kapsar şekilde kesintisiz olarak devam etmiş olması halinde, arada başka bir işyerinden bildirim yapılmadığı takdirde, hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyecektir.
    Yapılacak iş, hak düşürücü süreden reddedilen dönem yönünden işin esasına girilerek karar vermekten ibarettir.
    Kabule göre de; davalı işveren tarafından 15.09.1999 - 10.01.2000 tarihleri arasında kısmi bildirim yapılmasına göre mahkemece eksik günler tamamlanmış olup, bu dönemdeki sözleşme başlangıç tarihi 19.07.1999 olup; hükmedilen tespitinde sözleşmedeki başlangıç tarihinine göre başlaması gerekmektedir, davalı işverenin bildirimi başlangıç esas alınarak karar verilmesi hatalıdır.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya iadesine, 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi