16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/7230 Karar No: 2019/1987 Karar Tarihi: 25.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/7230 Esas 2019/1987 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğunu sabit görerek TCK'nın 314/2 maddesi ve 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62-63 maddeleri gereğince cezalandırılmasına hükmetti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebepleri incelendikten sonra, temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği ve özleri değiştirmeksizin tartışıldığı tespit edildi. Ancak, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı tutanağın dosyaya gelmediği için karar verilmesi sonuca etkili olmadı. Hüküm BOZULDU, ancak yeniden yargılama yapılması gerekmediği için hükmün birinci maddesinde yer verilen \"3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesi delaletiyle\" kısmı çıkarılarak düzeltildi. Kanuna göre 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesi, silahlı terör örgütlerine uygulanamaz.
16. Ceza Dairesi 2018/7230 E. , 2019/1987 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, 62 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tüm dosya kapsamı gözetilerek delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Dairemizin 24.04.2017 tarih 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı ilk derece kararında ve 14.07.2017 tarih 2017/1143 - 4758 sayılı ilamında açıklandığı üzere, silahlı terör örgütü olduğuna karar verilen FETÖ/PDY terör örgütüne üyelikten hüküm verilirken, hüküm fıkrasının 1. maddesinde atıf maddesi olarak silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1 maddesinin gösterilmesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün birinci fıkrasından "3713 sayılı yasanın 7/1, maddesi delaletiyle" kısmı çıkarılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.